Esmaül Hüsna Allah’ın 99 ismi Zikir Sayıları ve Anlamları. Allah (Zikir Adesi: 66) – O kendinden başka hiçbir ilah bulunmayan tek bir Allah’tır. Er-Rahmân (Zikir Adedi: 298) – Esirgeyici, bütün mahlukatına rahmetiyle muamele eden. Er-Rahîm (Zikir Adedi: 258) – Bağışlayıcı, sevdiklerine ve müminlere merhamet eden.
EsmaülHüsna Anlamları Ve Faziletleri, bu yüce Allah'ın isimlerini gönülden ve büyük huşu ile zikreden kişilerin istekleri ve dilekleri Ebced Hesabı Esmaül Hüsna Ebcet Hesabı Esmaül Hüsna, Kur’anı Kerimde mealen: En güzel isimler O'nun dur (Allah'ındır) (Haşr Suresi, 24), Allah' ın güzel i
Androidemülatöründe PC için Esmaül Hüsna - Allah'ın 99 İsmi ve Zikirmatik, bir Windows bilgisayarda daha heyecanlı bir mobil deneyim yaşamanıza olanak tanır. Esmaül Hüsna - Allah'ın 99 İsmi ve Zikirmatik oynayalım ve eğlenceli zamanın tadını çıkaralım.
Arapça'da Esma 'isim', Hüsna 'güzel' anlamına gelmektedir. Esmaül Hüsna bu iki kelimenin birleşmesi ile birlikte ortaya çıkmıştır. Kur’an-ı Kerim’de Allah'ın 100'de fazla adı
Yüce Allah'ın birbirinden güzel 99 ismi ve anlamını sizler için derledik. Allah'ı anmak için çekilebilecek zikirlerden olan Esmaül hüsna'da 99 ismi türkçe anlam ve manalarıyla sizler için bir araya getirdik.
Vay Tiền Nhanh. Allah’ın 99 İsmi Arapçası ve Türkçe anlamları Esmaül Hüsna Arapça ve Türkçe anlamları yani hangi isminin ne anlama geldiğini bu sayfada derledik. İşte Allah’ın 99 ismi hangileridir ve hangisi ne anlama geliyor hakkında en güzel isimlerin sahibidir. Bunları okumak, ezberlemek ve manalarının şuuruna ermek büyük bir sevaptır. Sevgili Peygamberimiz sav buyuruyor ki Allah’ın doksan dokuz ismi vardır. Kim bunları öğrenir ve hayatı boyunca Allah”ı bu şekilde tanıyarak yaşar ve hayatını bu iman ve yaşayış üzere bitirirse cennete girer Tirmizi, “Daavât”, 82En güzel nitelikler ve nitelemeler, bütün güzelliklerin kaynağı olan Allah’a özgüdür. Kur’an-ı Kerîm’de geçen el-esmaü’l-hüsna’ ifadesi Allah’ın güzel isimleri’ anlamına gelmektedir. Bu güzel isimler, hem Kur’an’da kendi kelâmıyla hem de resûlünün sözleriyle bize Allah’ın bu doksandokuz isimden başka pek çok güzel ismi mevcuttur. Bunları söyleyerek, Allah’a dua edilir. Allah’ı bilmek isimlerini ve sıfatlarını bilmekle mümkün olacağından Esmaül Hüsna’yı her müslümanın öğrenmesi lazımdır. Bu suretle O’nun rızası kazanılmış kendisini Esmâü’l-Hüsnâ en güzel isimler ile isimlendirmiştir el-A ‚râf, 7/180; el-Isrâ, 17/1 10; Tâhâ, 20/7; el-Haşr, 59/24. Esmaül Hüsna, arapça bir tamlama olup, “Güzel isimler” demektir. Esmaül Hüsna denildiği zaman Yüce Allah’ın güzel isimleri akla gelir. Doksan dokuz adet olan bu isimlerin başında “Allah gelir. Diğer isimlerin hiçbiri anlam ve içerik itibarıyla “Allah” isminin yerini alamaz. Bu nedenle, Islâm’a girecek kişi, “Lâ ilâhe Illâllah” der; “Lâ ilâhe illarahman” demez. Namaza başlarken, “Allahü Ekber”der; “Rahman Ekber” diyemez. Allahu Teâlâ’nın bütün isimleri güzeldir. Kur’an-ı Kerîm’de, “Allah’ın güzel isimleri vardır. O halde Allah’a o güzel isimlerle dua edin” el-A’râf, 7/180;“De ki “İster Allah deyip dua edin, ister Rahman deyip dua edin; hangisi ile dua ederseniz edin, onun güzel isimleri vardır ” el-Isrâ, 1 7/110 Allahın 99 ismi ve Türkçe anlamlarıالله جَلَّ جَـلآلهُ ALLAH Sadece O’na ait olan özel Er-Rahmân Esirgeyen O, bağışlayıp esirgeyen ve ayırım yapmadan nimetlerini bütün kullarına Er-Rahim Bağışlayan O, engin merhamet El-Melik Buyrukları tutulan O, görünen ve görünmeyen bütün âlemlerin sahibi ve hâkimi olan ve buyrukları yerine El-Kuddûs Noksanlıklardan arınmış O, her türlü noksandan ırak ve noksanlık yakıştırmalarından uzak Es-Selâm Esenlikte kılan O, esenlik, selâmet, barış ve kurtuluş El-Mü’min Güvenlikte kılan O, inananları güvende kılan ve insanların tek güvenci El-Müheymin Hükmü altına alan O, kâinatın bütün işlerini görüp gözeten ve hükmü altına El-Aziz Yüce O, mağlûp edilmesi imkân ve ihtimal dışı yegâne üstün El-Cebbâr Zorlayıcı O, iradesini herkese ve her şeye rağmen daima yürüten, dilediğini zorla yaptırma gücüne sahip El-Mütekebbir Haşmetli O, azametinde, yüceliğinde ve büyüklüğünde El-Hâlık Yaratan O, her şeyi ve herkesi var El-Bârî Eksiksiz yaratan O, tamamen kendine has, bütünüyle benzersiz ve hoş bir şekilde eksiksiz El-Musavvir Şekillendiren O, her şeye şekil ve özellik veren, yarattıklarını güzel güzel El-Gaffâr Bağışlayıcı O, mağfireti bol olan ve günahları görmezdeb El-Kahhâr Kahreden O, hak edenleri şiddetle kahreden, zalimleri berbat El-Vehhâb Karşılıksız veren O, hiçbir karşılık beklemeden bol bol قُ Er-Rezzâk Rızıklandıran O, sayısız canlının azıklarını yaratıp El-Fettâh Hayır kapılarını açan O, hayır ve güzellik kapılarını açan, imkânlar ikram El-Alîm Bilen O, gizli açık, büyük küçük her şeyi ve her bir şeyi en iyi El-Kâbıd Can alan O, kullarına verdiği canı geri El-Bâsıt Genişletip yayan O, rızkı, gönülleri, imkânları genişleten, lutuf ve keremini esirgemeyip El-Hâfıd Alçaltan O, kibirlileri, kötüleri, inkârcıları Er-Râfî Yükselten O, kullarını derece derece yaratıp maddeten ve mânen yücelten, El-Muiz Yücelten O, izzet ve şeref verip ِلُّ El-Muzil Değersizleştiren O, zillete düşürüp alçaltan, alçalttığını değersiz Es-Semî İşiten O, gizli açık söyleneni, gönülden geçenleri, her şeyi ama her şeyi El-Basîr Gören O, gizliyi, açığı, saklananı, ortada bulunanı, her şeyi ama her şeyi El-Hakem Hükmeden O, iyiyi kötüden ayırt eden ve son hükmü verme yetkisi elinde لُ El-Adl Adaletli O, mutlaka ve daima âdil olup asla zulmetmeyen, aşırılığa El-Latîf Lutfeden O, bütün fayda ve güzellikleri kullarına El-Habîr Haberdar O, olup bitenleri hiçbir gizli yönü kalmayacak şekilde bilen, her şeyden haberdar El-Halîm Yumuşaklık sahibi O, acıması ve bağışlaması öfkesinden daha önde olan yumuşaklık El-Azîm Muhteşem O, bütün büyüklerin ve büyüklüklerin ötesinde, akıl almayacak denli yüce ve El-Gafûr Affeden O, günahları silip Eş-Şekûr Fazlasıyla karşılayan O, az iyiliği çok ödül veren, verdiği ödülü de kat be kat El-Aliyy Ulu O, herşeyin ötesinde ve her yönüyle yüce El-Kebîr Büyük O, karşısında her büyüklüğün küçücük kaldığı El-Hafîz Koruyan O, koruyup kollayan, kötülüklerden, kazadan ve belâdan El-Mukît Azıklandıran O, bedenlerin ve ruhların gıdasını yaratıp veren, her şeyi bilip her şeye gücü yeten ve herkesi El-Hasîb Hesaba çeken O, kullarını hesaba çeken ve onlara hesaba çekici olarak yeterli El-Celîl Heybetli O, kimse ile kıyası mümkün olmayan heybet El-Kerîm Çok cömert O, her türlü iyiliği ve bütün faziletleri kullarına bol bol ikram edip Er-Rakîb Gözeten O, yarattıklarını her am kontrol altında tutan ve onlardan bir an bile gafil El-Mücîb Duaları kabul eden O, kulunun dualarına cevap verir dilediklerini yerine El-Vâsî İlmi ve rahmeti geniş O, ilmi gibi ihsanı da, mağfiret ve merhameti de her şeyi kapsayacak kadar geniş El-Hakîm Hikmet sahibi O, her şeyin en iyi tarafını en iyi şekilde bilen ve yapacaklarını en iyi şekilde El-Vedûd Seven O, kullarını çok seven ve kulları tarafından da çok El-Mecîd Şerefli O, benzersiz bir şeref sahibidir ve her türlü şerefi kullarına El-Bâis Dirilten O, ölü ya da uyur her şeyi kaldıran, gizli saklı olanları meydana Eş-Şehîd Her şeyin tanığı O, her şeyi gözleyip gören ve her şeye şahit El-Hakk Gerçek O, inkârı ve reddi mümkün olmayan, varlığı kesin ve açık El-Vekîl Dayanılan O, kendisine güvenilip dayanılan ve işlerin çözümü kendisine El-Kaviyy Güçlü O, her şeye kuvveti yeten güç El-Metîn Dirençli O, çok güçlü, kuvvetli ve El-Veliyy Dost O, kullarına yardımcı olan ve dostluk El-Hamîd Övülen O, her bakımdan övgüye ve teşekküre lâyık El-Muhsî Sayan O, en ince teferruatıyla sayacak kadar her şeyi El-Mübdi Başlatan O, varlıkları yok iken var eden ve varlığı El-Muid Yenileyen O, ölümden sonra bitki, hayvan her türlü canlıyı yeniden El-Muhyî Hayat veren O, her türlü hayatı ve canlılığı El-Mümît Öldüren O, ölümü yaratan ve El-Hayy Diri O, sonsuz bir hayatlâ daima dipdiri El-Kayyûm Ayakta tutan O, son bulmayan, daim olan ve evreni koyduğu kaidelerle yönetip her şeyi ayakta El-Vâcid Bulan O, istediğini istediği anda El-Mâcid Şanı yüce O, şanın ve şerefin kaynağı olan sonsuz üstünlük ve kerem الأحَدِ El-Vâhid Bir ve tek O, artması ve eksilmesi olmayacak kadar bütün ve tek, eşi, benzeri ve ortağı Es-Samed Muhtaç olmayan O, bütün varlıkların ihtiyaçlarını karşılayan, fakat hiç kimseye ve hiçbir şeye ihtiyacı El-Kâdir Kudretli O, kudretine sınır olmayan kudret El-Muktedir İktidar sahibi O, her şeye kuvveti ve kudreti El-Mukaddim Öne geçiren O, istediği kişiyi veya şeyi, diğerlerinin önüne geçirip El-Muahhir Geriye bırakan O, istediği kişiyi veya şeyi diğerlerinin ardına bırakıp tehir El-Evvel İlk O, her şeyden önce var olup başlangıcı El-Âhir Son O, her şeyden sonra da mevcudiyeti devam edecek olan, varlığından sonrası Ez-Zâhir Varlığı apaçık olan O, varlığı her tür işaret ve delille apaçık El-Bâtın Gizli olan O, zât ve mahiyeti gözlerden gizli El-Vâlî Sahip O, kâinatın sahibi, hâkimi, yöneticisi, El-Müteâlî Görkemli O, her türlü yücelik ve yüksekliğin en üstününe sahip El-Berr İyiliği çok O, iyiliği yapmayı düşünüp yapamayanlara, hatta kötülük yapmayı düşünüp vazgeçenlere bile iyilikler Et-Tevvâb Tövbeleri kabul edici O, kullarını günahtan ve isyandan dönmeye teşvik eden ve bütün günahları El-Müntakim İntikam alan Suçluları hak ettikleri şekilde El-Afüvv Affedici O, günahları hiçbir sorumluluk kalmayacak şekilde affeden, affetmeyi çok Çok şefkatlı O, kullarını çok şefkatli ve merhametli الـْمُلـكِ Mâlikü’l-Mülk Varlığın sahibi O, her türlü varlığın ve varlık üzerindeki otoritenin ُوالـْجَلالِ وَالإكـْرَامِ Zü’l- Celal-i ve’l-İkram Heybet ve ikram sahibi O, her türlü iyilikle bol bol ikramda bulunan, eşsiz heybet sahibidirاَلـْمُقْسِط ُ El-Muksıt Âdil O, ölçüyü ve dengeyi daima gözetip adaletle El-Câmî Bir araya getiren O, bütün varlıkları derleyip toplayan, birbirine zıt şeyleri bir araya El-Ganîyy İhtiyaçsız O, hiç kimseye ve hiçbir şeye muhtaç El-Muğnî Zenginlik veren O, hiç kimseye ve hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, dilediğini muhtaç olmaktan kurtarıp El-Mânî Engel olan O, istediği zaman istediği şeylere engel Ed-Dâr Zarar veren O, dilediğine zararı En-Nâfi Fayda veren O, dilediğine dilediği faydayı En-Nûr Aydınlatan O, aydınlığın kaynağı ve El-Hâdî Hidayete erdiren O, doğru yola çağıran, yol gösteren ve hayra El-Bedî Çok güzel yaratan O, bir şeyi yok iken var edip en güzel şekilde قِي El-Bâki Sonsuz O, varlığı sürekli olup sonu olmayan, zamandan münezzeh El-Vâris Mülkün asıl sahibi O, mülkünü insanlara belirlediği bir süre ile bırakan ve tekrar o mülke sahip olacak Er-Reşid Yol gösterici O, her işi isabetli olan ve kullarını doğru yola Es-Sabûr Çok sabırlı O, çok çok sabırlı Özcan Güneşdoğdu Esmaül Hüsna dinle
Esmaül Hüsna tesbihatı zikri oku Allah'ın 99 ismi anlamları ve sırları! 09 Aralık 2019, 1552Anlamsal açıdan ''En güzel isimler'' biçiminde belirtilen Esmaül Hüsna'nın içerisinde, kainatın biricik sahibi Allah'ın 99 ismi bulunmaktadır. Hem Kur'an-ı Kerim vasıtasıyla hem de Hadis-i şerifler aracılığıyla ehemmiyetine her defasında vurgu yapılan Diyanet Allah'ın 99 ismi tesbihatının okunuşunu size özel derledik. Cenab-ı Hakk'ın eşi benzeri bulunmayan özelliklerinin kullarına en güçlü şekilde aktarıldığı Esmaül Hüsna zikrinin faziletleri - sırları ve anlamlarına ulaşabilirsinizKökenine bakıldığında Arapça olan Esmaül Hüsna; ''En güzel isimler'' olarak tabir edilerek gelmiş ve gelecek olan her şeyin tek yaratıcısı Allah'ın 99 tane birbirinden güzel isimlerinin bulunduğu anlamını taşımaktadır. Esmaül Hüsna'da; tek, eşi benzeri olmayan ve sonsuz kudrete sahip yüce Allah'ın özellikleri yer almaktadır. Diğer taraftan kainatın biricik sahibi ve sınırsız yetkiye de sahip, hakimiyetin yalnızca kendisinde var olduğu Allah'ın 99 isimlerinin anlamları, önemi & faziletleri Kuran-ı Kerim'de özellikle belirtildiği gibi Hadis-i şeriflerde de tüm incelikleriyle vurgulanarak İslam inancına sahip her müminin dilinden eksik etmemesi gerektiğini belirtilmiştir. Gerek okuyan ve ezberleyen müminlerin gerekse can-ı gönülden inananların uhrevi dünyada cennet ile nail olmakla müjdelendiği Diyanet Allah'ın 99 ismi Arapça Türkçe okunuşunu ve anlamlarını haberimizde derledik. İşte, hiçbir yaratılmışa asla benzemeyen ulu Allah'ın huzurunda ihlas ve samimiyet duygularıyla eda edilen dua ibadetlerinin de onun birbirinden özel isimleriyle beraber gerçekleştirilmesinin en makbulu olduğu özellikle altı çizilen Allah'ın 99 ismi ve Türkçe anlamları...ESMAÜL HÜSNA / ALLAHIN 99 İSMİ FAZİLETLERİ NELERDİR?-Peygamber Efendimiz asm hiç olmazsa Allah’ın doksan dokuz isminin bilinmesini, bu isimlerin zikredilmesini, tefekkür ile her an hissedilmesini istemiş ve Allah’ın isimlerini anlayarak bilenleri Cennet’le uygun bir ismi şefaatçi gibi Esmaül Hüsna zikirlerini çekmek önemlidir. Günahların affedilmesi için “Afuv, Ğafur” gibi isimleri; Hastalığın gitmesi için “Şafi, Muafi” gibi isimleri, dosdoğru yolu bulmak için “Fettah, Hadi” gibi Allahın 99 isimleri zikredilmelidir.*Esmâ-i hüsnâ Allah için vâcip, câiz ve mümteni olan sıfatları içermesi sebebiyle O’nun hakkında yeterli ve doğru bilgi edinmemize imkân verir.*Esmâ-i hüsnâ Allah hakkında yücelik ve aşkınlık ifade eder ve kullarda saygı hissi uyandırır. Zikir ve duada kullanılmaları halinde kabule vesile olur ve sevap kazandırır.*Bilginin değeri bilinenin değerine bağlı bulunduğu ve bilinenlerin en şereflisi de Allah olduğu için esmâ-i hüsnâ bilgisine sahip olanlara bu bilgi meziyet ve şeref kazandırır.*Kalplere huzur ve sükûn verir, lutuf ve rahmet ümidi telkin 99 İSMİNDEN BAŞKA İSİMLERİ DE VAR MIDIR? TOPLAMDA KAÇ TANE İSMİ VARDIR?Allahü Teâlânın isimleri sonsuzdur. Bin bir ismi var diye meşhurdur. Yani, isimlerinden bin bir tanesini insanlara bildirmiştir. Muhammed Aleyhisselamın İslam dininde, bunlardan doksan dokuzu bildirilmiştir ki bunlara Esma-ül Hüsna 99 İSMİ ARAPÇA TÜRKÇE OKUNUŞU ANLAMLARI! ESMAÜL HÜSNA...1- Allah "Eşi benzeri olmayan, bütün noksan sıfatlardan münezzeh tek ilah, Her biri sonsuz bir hazine olan bütün isimlerini kuşatan özel ismi. İsimlerin sultanı."2- Er-Rahmân "Dünyada bütün mahlükata merhamet eden, şefkat gösteren, ihsan eden."3- Er-Rahîm "Ahirette, müminlere sonsuz ikram, lütuf ve ihsanda bulunan."4- El-Melik "Mülkün, kainatın sahibi, mülk ve saltanatı devamlı olan."5- El-Kuddûs "Her noksanlıktan uzak ve her türlü takdıse layık olan." 6- Es-Selâm "Her türlü tehlikelerden selamete çıkaran."7- El-Mü'min "Güven veren, emin kılan, koruyan."8- El-Müheymin "Her şeyi görüp gözeten."9- El-Azîz "İzzet sahibi, her şeye galip olan."10- El-Cebbâr "Azamet ve kudret sahibi. Dilediğini yapan ve yaptıran." 11- El-Mütekebbir "Büyüklükte eşi, benzeri olmayan."12- El-Hâlık "Yaratan, yoktan var eden."13- El-Bâri "Her şeyi kusursuz ve uyumlu yaratan."14- El-Musavvir ''Varlıklara şekil veren."15- El-Gaffâr "Günahları örten ve çok mağfiret eden."16- El-Kahhâr "Her şeye, her istediğini yapacak surette, galip ve hakim olan." 17- El-Vehhâb "Karşılıksız hibeler veren, çok fazla ihsan eden." 18- Er-Rezzâk "Bütün mahlükatın rızkını veren ve ihtiyacını karşılayan." 19- El-Fettâh "Her türlü müşkülleri açan ve kolaylaştıran, darlıktan kurtaran. "20- El-Alîm "Gizli açık, geçmiş, gelecek, her şeyi en ince detaylarına kadar bilen."21- El-Kâbıd "Dilediğine darlık veren, sıkan, daraltan."22- El-Bâsıt "Dilediğine bolluk veren, açan, genişleten."23- El-Hâfıd "Dereceleri alçaltan"24- Er-Râfi "Şeref verip yükselten."25- El-Mu'ız "Dilediğini aziz eden, izzet veren."26- El-Müzil "Dilediğini zillete düşüren."27- Es-Semi "Her şeyi en iyi işiten."28- El-Basîr "Gizli açık, her şeyi en iyi gören."29- El-Hakem "Mutlak hakim, hakkı batıldan ayıran. Hikmetle hükmeden."30- El-Adl "Mutlak adil, çok adaletli."31- El-Latîf "Lütuf ve ihsan sahibi olan. Bütün incelikleri bilen." 32- El-Habîr "Olmuş olacak her şeyden haberdar."33- El-Halîm "Cezada, acele etmeyen, yumuşak davranan."34- El-Azîm "Büyüklükte benzeri yok. Pek yüce."35- El-Gafûr "Affı, mağfireti bol."36- Eş-Şekûr "Az amele, çok sevap veren."37- El-Aliyy "Yüceler yücesi, çok yüce."38- El-Kebîr "Büyüklükte benzeri yok, pek büyük."39- El-Hafîz "Her şeyi koruyucu olan."40- El-Mukît "Her yaratılmışın rızkını, gıdasını veren, tayin eden."41- El-Hasîb "Kulların hesabını en iyi gören."42- El-Celîl "Celal ve azamet sahibi olan."43- El-Kerîm "Keremi, lütuf ve ihsanı bol, karşılıksız veren, çok ikram eden." 44- Er-Rakîb "Her varlığı, her işi her an görüp, gözeten, kontrolü altında tutan." 45- El-Mucîb "Duaları, istekleri kabul eden".46- El-Vâsi "Rahmet, kudret ve ilmi ile her şeyi ihata eden'"47- El-Hakîm "Her işi hikmetli, her şeyi hikmetle yaratan."48- El-Vedûd "Kullarını en fazla seven, sevilmeye en layık olan." 49- El-Mecîd "Her türlü övgüye layık bulunan."50- El-Bâis "Ölüleri dirilten."51- Eş-Şehîd "Her zaman her yerde hazır ve nazır olan."52- El-Hakk "Varlığı hiç değişmeden duran. Var olan, hakkı ortaya çıkaran." 53- El-Vekîl "Kendisine tevekkül edenlerin işlerini en iyi neticeye ulaştıran." 54- El-Kaviyy "Kudreti en üstün ve hiç azalmaz."55- El-Metîn "Kuvvet ve kudret kaynağı, pek güçlü."56- El-Veliyy "İnananların dostu, onları sevip yardım eden."57- El-Hamîd "Her türlü hamd ve senaya layık olan."58- El-Muhsî "Yarattığı ve yaratacağı bütün varlıkların sayısını bilen."59- El-Mübdi "Maddesiz, örneksiz yaratan."60- El-Muîd ''Yarattıklarını yok edip, sonra tekrar diriltecek olan."61- El-Muhyî "İhya eden, dirilten, can veren."62- El-Mümît "Her canlıya ölümü tattıran."63- El-Hayy "Ezeli ve ebedi hayat sahibi."64- El-Kayyûm 'Varlıkları diri tutan, zatı ile kaim olan."65- El-Vâcid "Kendisinden hiçbir şey gizli kalmayan, istediğini, istediği vakit bulan."66- El-Macîd "Kadri ve şanı büyük, keremi, ihsanı bol olan."67- El-Vâhid "Zat, sıfat ve fiillerinde benzeri ve ortağı olmayan, tek olan."68- Es-Samed "Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, herkesin muhtaç olduğu."69- El-Kâdir "Dilediğini dilediği gibi yaratmaya muktedir olan."70- El-Muktedir "Dilediği gibi tasarruf eden, her şeyi kolayca yaratan kudret sahibi."71- El-Mukaddim "Dilediğini, öne alan, yükselten."72- El-Muahhir "Dilediğini sona alan, erteleyen, alçaltan."73- El-Evvel "Ezeli olan, varlığının başlangıcı olmayan."74- El-Âhir "Varlığının sonu olmayan."75- El-Zâhir "Varlığı açık, aşikar olan, kesin delillerle bilinen. " 76- El-Bâtın "Akılların idrak edemeyeceği, yüceliği gizli olan. "77- El-Vâlî "Bütün kainatı idare eden."78- El-Müteâlî "Son derece yüce olan."79- El-Berr "İyilik ve ihsanı bol, iyilik ve ihsan kaynağı."80- Et-Tevvâb "Tevbeleri kabul edip, günahları bağışlayan."81- El-Müntekim "Zalimlerin cezasını veren, intikam alan."82- El-Afüvv "Affı çok olan, günahları affetmeyi seven."83- Er-Raûf "Çok merhametli, pek şefkatli."84- Mâlik-ül Mülk "Mülkün, her varlığın sahibi."85- Zül-Celâli vel ikrâm "Celal, azamet ve pek büyük ikram sahibi."86- El-Muksit "Her işi birbirine uygun yapan."87- El-Câmi "Mahşerde her mahlükatı bir araya toplayan."88- El-Ganiyy "Her türlü zenginlik sahibi, ihtiyacı olmayan."89- El-Mugnî "Müstağni kılan. ihtiyaç gideren, zengin eden."90- El-Mâni "Dilemediği şeye mani olan, engelleyen."91- Ed-Dârr "Elem, zarar verenleri yaratan."92- En-Nâfi "Fayda veren şeyleri yaratan."93- En-Nûr "Alemleri nurlandıran, dilediğine nur veren."94- El-Hâdî "Hidayet veren."95- El-Bedî "Eşi ve benzeri olmayan güzellik sahibi, eşsiz yaratan."96- El-Bâkî ''Daimi, ölümsüz, ebedi olan."97- El-Vâris "Her şeyin asıl sahibi olan."98- Er-Reşîd "İrşada muhtaç olmayan, doğru yolu gösteren. " 99- Es-Sabûr "Ceza vermede acele etmeyen."
Arama iç GoogleSonuç Mesaj Konu çıkıntı araştırmaEn son konular» Kuranı kerim dinle indirPaz Eyl. 28, 2008 655 pm tarafından Admin» Ramazan GünlüğüPtsi Eyl. 22, 2008 453 pm tarafından Admin» Zekat ve fitre kimlere verilir, kimlere verilmez?Perş. Eyl. 18, 2008 519 am tarafından Admin» Zekatın NakliPerş. Eyl. 18, 2008 518 am tarafından Admin» Es selamü aleyküm ve rahmetullahi ve bereketühüSalı Eyl. 16, 2008 143 am tarafından Admin» Kuran-ı Kerimi okuyoruz; ama anlayamıyoruzPtsi Eyl. 15, 2008 1256 am tarafından Admin» HEKIMOGLU ISMAILPtsi Eyl. 15, 2008 1256 am tarafından Admin» Mehmed Akif, bu milletin manevî mimarıdır!Ptsi Eyl. 15, 2008 1253 am tarafından Admin» Kadir gecesini, kandil simidi yiyerek geçirmeyelim!..Ptsi Eyl. 15, 2008 1253 am tarafından AdminTarıyıcı Kapı Indeks Üye Listesi Profil SSS AramaForumBedava forum kurmakBedava yardımlaşma forumuOrtaklar Reklam forumu - YetkinReklamYetkinReklamGüzel Ahlak ISLAM ILMIHALI Esma-ul Husna YazarMesajAdminAdminMesaj Sayısı 92Kayıt tarihi 09/09/08Konu Esma-ül Hüsna Allah cc'nun 99 en guzel isimleri Kuranı Kerimde geçen isimleri Eyl. 13, 2008 1155 pm ESMÂ-ÜL HÜSNÂ________________________________________Esmâ-Ül Husnâ, Allah'ın güzel isimleri demektir. Bir âyet-i kerîmede "En güzel isimler O'nundur Allah'ındır" el-Haşr, 24 buyurulmaktadır. Diğer bir âyette de; en güzel isimlerin Allah'a ait olduğu belirtildikten sonra, bu isimlerle dua edilmesi tavsiye olunmaktadır el-A'râf, 180. Allah'ın isimleri tevkifîdir. Yâni, Allah hakkında ancak âyet ve hadîslerde zikri geçen ve söylenmesine izin verilmiş olan isimler kullanılabilir. Rastgele isim izafe edilemez. Esmâ-Ül Husnâ ile ilgili olarak Buhârî ve Müslim'de "Allah'ın 99 ismi vardır. Kim bunları ezberlerse îman eder ve ezbere sayarsa Cennete girer" buyurulmuştur. Tirmizî, İbn-i Hibban ve Hâkim'in bu konudaki rivâyeti ise, şöyledir "Kim bunları Esmâ-Ül Husnâ'yı mânâlarını anlayarak sayar, bunlarla Allah'ı zikrederse Cennete girer." Şâh-ı Nakşıbend bu hadîsle ilgili olarak buyurur ki "Bu hadîs-i şerîfteki Ahsâ kelimesinin bir mânası, saymaktır. Diğer bir mânası ise, bu ism-i şerîfleri öğrenip bilmektir. Bir mânası da, bu esmâ-ül şerîfin mûcibince amel etmektir. Meselâ Rezzâk ismini söylediği zaman, rızkı için asla endişe etmemeli. Mütekebbir ismini söyleyince, Allahü Teâlâ'nın azametini ve kibriyâsını düşünmelidir." Hadîslerde zikri geçen 99 isim şunlardır AdminAdminMesaj Sayısı 92Kayıt tarihi 09/09/08Konu Geri Esma-ül Hüsna Allah cc'nun 99 en guzel isimleri Kuranı Kerimde geçen isimleri Eyl. 13, 2008 1155 pm ALLAH Bu ism-i şerif, Cenâb-ı Hakk'ın has ismidir. Bu itibarla diğer isimlerin ifade ettiği bütün güzel vasıfları ve İlâhî sıfatları içine alır. Diğer isimler ise, yalnız kendi mânalarına delâlet ederler. Bu bakımdan Allah isminin yerini hiçbir isim tutamaz. Bu isim, Allah'tan başkasına ne hakikaten ve ne de mecazen verilemez. Diğer isimlerin ise, Allah'tan başkasına isim olarak verilmesinde bir mahzur yoktur. İnsanlara Kadir, Celâl ismini vermek gibi. Yalnız bu isimlerin başına, insanlara izafe edildiklerinde, "kul" mânâsına gelen "abd" kelimesinin ilâvesi güzeldir. Abdülkadir ismi gibi... er-RAHMÂN Ezel'de bütün yaradılmışlar hakkında hayır ve rahmet irade buyuran; Sevdiğini, sevmediğini ayırdetmiyerek bütün mahlûkatını sayısız nimetlere garkeden... Hayatları için lüzumlu olan bütün rızıkları veren... er-RAHÎM Pek ziyade merhamet edici; Verdiği nimetleri iyi kullananları daha büyük ve ebedî nimetler vermek suretiyle mükâfatlandırıcı... Rahmân ism-i şerîfinden Allah Teâlâ'nın ezelde bütün mahlûkatı için hayır ve rahmet irade buyurduğu anlaşılır. Rahîm ism-i şerîfi ise, mahlûkatı arasında irade sahipleri, hususan mü'minler için rahmet-i İlâhiyyenin tecellisini ifade eder. el-MELİK Bütün mahlûkatın hakikî sâhibi ve mutlak hükümdârı... Allah'ın, ne zâtında ve ne de sıfatında hiçbir varlığa ihtiyacı yoktur. Bilâkis herşey zâtında, sıfâtında, varlığında ve varlığının devamında O'na muhtaçtır. Bütün kâinatın hakikî sâhibi, mutlak hükümdârıdır. el-KUDDÛS Hatâdan, gafletten, aczden ve her türlü eksiklikten çok uzak ve pek temiz... Allah, hissin idrâk ettiği, hayâlin tasavvur ettiği, vehmin tahayyül ettiği, fikrin tasarladığı her vasıftan münezzeh ve müberradır. O hatâdan, gafletten, acizden ve her türlü eksiklikten çok uzak ve pek temiz olandır. Bu bakımdan her türlü takdîse lâyıktır. İnsan su'-i ihtiyârı karışmadığı müddetçe kâinatta fıtrî olarak bulunan umumî temizlik hakikatı da, Cenâb-ı Hakk'ın KUDDÛS isminin tecellîsidir. es-SELÂM Her çeşit ârıza ve hâdiselerden sâlim kalan; Her türlü tehlikelerden kullarını selâmete çıkaran; Cennet'teki bahtiyar kullarına selâm eden... Bu ism-i şerif, Kuddûs ismi ile yakın bir mânâ ifade etmekte ise de Selâm ismi, daha ziyade istikbale aittir. Yani, Cenâb-ı Hakk'ın gerek zâtı, gerek sıfatı ileride en ufak bir tegayyüre, bir değişikliğe, bir za'fa uğramaktan münezzehtir. O, ezelde nasılsa ebedde de öyledir. el-MÜ'MİN Gönüllerde îman ışığı yakan, uyandıran; Kendine sığınanlara aman verip onları koruyan, rahatlandıran... Allah Teâlâ, kalblere îman ve hidâyet bağışlayarak oralardan şübhe ve tereddüdleri kaldırmıştır. Kendine sığınanlara aman verip korumuş, emniyetle rahatlandırmıştır. el-MÜHEYMİN Gözetici ve koruyucu... Allah, yarattığı mahlûkatının amellerini, rızıklarını, ecellerini bilip muhafaza eder. Bütün varlığı görüp gözeten, yetiştirip varacağı noktaya ulaştıran ancak O'dur. Hiçbir zerre, hiçbir lâhza, Onun bu lûtuf ve âtıfetinden boş değildir. el-AZÎZ Mağlûb edilmesi mümkün olmayan galib. Bu ism-i şerîf, kuvvet ve galebe mânâsına gelen İZZET kökünden gelir. Allah Teâlâ mutlak sûrette kuvvet ve galebe sâhibidir. İzzet sıfatı, Kur'an'da birçok yerlerde azab âyetleri bahsinde gelmiştir. Fakat bu ism-i şerîfin yine birçok defa Hakîm ism-i şerîfi ile birleştiği görülür. Bunun mânası Allah Teâlâ'nın kudreti galibdir, fakat hikmeti ile kötülerin cezasını te'hir eder, kötülük edip durmakta olan insanları cezalandırmakta acele etmez, demektir. el-CEBBÂRKırılanları onaran, eksikleri tamamlayan; Dilediğini zorla yaptırmaya muktedir olan... Bu ism-i şerif cebir maddesindendir. Cebir, "kırık kemiği sarıp bitiştirmek, eksiği bütünlemek" mânasına geldiği gibi, "icbar etmek", yani, "zorla iş gördürmek" mânasına da gelir. Bu mânaya göre Allah Teâlâ Cebbâr'dır. Yani, kırılanları onarır, eksikleri tamamlar, her türlü perişanlıkları düzeltir, yoluna kor. Cebbâr'ın ikinci mânasına göre de; Allah Teâlâ kâinatın her noktasında ve her şey üzerinde dilediğini yaptırmağa muktedirdir. Hüküm ve iradesine karşı gelinmek ihtimali yoktur. el-MÜTEKEBBİR Her şeyde ve her hâdisede büyüklüğünü gösteren... Büyüklük ve ululuk, ancak Allah'a mahsustur, varlığı ile yokluğu Allah'ın bir tek emrine ve iradesine bağlı bulunan kâinattan hiçbir mevcut, bu sıfatı varlığını ve varlığı boyunca görüp geçireceği halleri, hâdiseleri tayin ve tesbit eden ve ona göre yaratan, yoktan vâr eden... Bu ism-i şerîfin mânasında iki husus vardır 1. Bir şey'in nasıl olacağını tayin ve takdir etmek, 2. O takdire uygun olarak o şey'i îcad Eşyayı ve her şey'in âzâ ve cihazlarını birbirine uygun bir halde yaratan... Her şey'in vücudu mütenasib, yani, âzası, hayat cihazları ve aslî unsurları keyfiyet ve kemmiyet bakımından birbirine münasib olarak yaratıldığı gibi, hizmeti ve faydası da umumî âhenge uygun yaratılmıştır. el-MUSAVVİR Tasvîr eden, herşey'e bir şekil ve hususiyet veren... Allah Teâlâ herşey'e bir sûret, bir özellik vermiştir. Herşey'in kendisine göre şekli, dıştan görünüşü vardır ki, başkalarına benzemez. Meselâ İnsanlar arasında tamamiyle birbirinin aynı iki insan yoktur. Bundan daha garibi, parmak uçlarındaki çizgilerdir. Bu çizgiler, insanların sayısı kadar değişik gidiyor ve hiçbiri ötekine uymuyor. Şu halde insanın hiç taklit olunamayacak imzası, bastığı parmak izidir. İşte bunlar, Allah Teâlâ'nın MUSAVVİR isminin tecellîleridir. el-ĞAFFÂR Mağfireti pek bol olan... Gafr, örtmek ve sıyânet etmek korumak mânâsınadır. Allah mü'minlerin günahlarını örter. Dilediği kullarını da günahlardan sıyânet eder, korur. Bu, onlar için en büyük nimetlerden biridir. el-KAHHÂR Herşey'e, her istediğini yapacak surette galib ve hâkim... Kahr, bir şey'e, onu hor ve hakîr kılacak veya mahv ve helâk edebilecek sûrette galib olmaktır. Allah Teâlâ Kahhâr'dır, her vechile üstün ve daima galibdir. Kuvvet ve kudretiyle her şey'i içinden ve dışından kuşatmıştır. Hiçbir şey O'nun bu ihâtasından dışarı çıkamaz. Ona karşı herşey'in boynu büküktür. Kahrına yerler, gökler dayanamaz. Kahr ile nice azıp sapmış ümmetleri ve milletleri mahv ve perişan etmiştir. el-VEHHÂB Çeşit çeşit nimetleri devamlı bağışlayıp duran... Vehhâb kelimesi hibe kökünden gelmektedir. Hibe, "herhangi bir karşılık ve menfaat gözetmeden birine bir malı bağışlamak" mânasınadır. Vehhâb ise, "Her zaman, her yerde ve her şey'i çok çok ve bol bol veren ve karşılık beklemeyen" demektir. er-REZZÂKYaratılmışlara, faydalanacakları şeyleri ihsân eden... Rızık, Allah Teâlâ'nın bilhassa yaşayan mahlûkatına faydalanmalarını nasib ettiği her şeydir. Rızık yalnız yenilip içilecek şeylerden ibaret değildir. Kendisinden faydalanılan herşey'e rızık denir. Maddî rızık, her türlü yiyecek ve içecek, giyilecek ve kullanılacak eşya, para, mücevher, çoluk-çocuk, vücudun çalışma kudreti, bilgi, mal-mülk, servet gibi şeylerdir. Mânevî rızık ise, ruhun ve kalbin gıdası olan şeylerdir. Başta îman olmak üzere insanın mânevî hayatına ait bütün duygular ve o duyguların ihtiyacı olan şeyler, hep mânevî rızıktır. el-FETTÂH Her türlü müşkilleri açan ve kolaylaştıran... Fettâh kelimesi, feth'den gelmektedir. Feth ise, "kapalı olan şey'i açmak" mânasınadır. Kapalı bir şey'i açmak a. Maddî olur; bir kapıyı, bir kilidi açmak gibi. b. Mânevî olur; kalbden tasaları, kederleri atıp gönlü açmak gibi. Bitkilerin çiçek açması, tohum ve çekirdeklerin sünbül vermesi, rızık ve rahmet kapılarının açılması hep Fettâh ism-i şerifinin tecellîsindendir. el-ALÎM Her şey'i çok iyi bilen... Allah, her şey'i tam mânasıyla bilir. Her şey'in, içini, dışını, inceliğini, açıklığını, önünü, sonunu, başlangıcını, bitimini çok iyi bilendir O. Olmuşları bildiği gibi, olacakları da aynı şekilde bilir. Onun için, olmuş - olacak, gizli - açık söz konusu değildir. Bunlar, insanlar hakkında geçerli olan mefhumlardır. İnsanların bilmesi nisbî ve ârızîdir. Allah'ın bilmesi ise, - bütün isim ve sıfatlarında olduğu gibi - zâtî'dir. Onun için O'nun bilmesinde dereceler bulunmaz. el-KÂBID Sıkan, daraltan... el-BÂSIT Açan, genişleten... Bütün varlıklar Allah Teâlâ'nın kudret kabzasındadır. İstediği kulundan, ihsân ettiği servet ve sâmânı, evlâd ve iyâli, yahut hayat zevkini, gönül ferahlığını alıverir. O adam zenginken fakir olur, yahut evlâd acısına boğulur, yahut iç sıkıntısına, ıstırap ve huzursuzluk içine düşer. İşte bu haller, Kâbıd isminin tecellileridir. Allah, istediği kuluna da yepyeni bir hayat verir, neş'e verir, rızık bolluğu verir, bu da Bâsıt isminin tecelliyatıdır. el-HÂFID Yukarıdan aşağıya indiren, alçaltan... Allah Teâlâ, istediği kulunu yukarıdan aşağı atıverir. Şan ve şeref sâhibi iken, rezîl ve rüsvây eder ve bu muamelesi çok defa, kendisini tanımıyan, emirlerini dinlemeyen âsiler, başkalarını beğenmiyen mütekebbirler ve hak, hukuk tanımayan zâlim zorbalar hakkında tecellî eder. er-RÂFİ' Yukarı kaldıran, yükselten... Allah Teâlâ, istediği kulunu indirdiği gibi, istediği kulunu da yükseltir. Şan ve şeref verir. Bâzı gönülleri îman ve irfan ışığı ile parlatır, yüksek hakikatlardan haberdâr eder. Allah'ın yükselttiği insanlar, çok defa melek huylu, tatlı dilli, insanların ayıplarını, kusurlarını örtüp eksiklerini tamamlayan; onlara malıyla, bedeniyle, bilgisiyle, nasihatiyle yardım eden nâzik, kibar insanlardır. Onlar bu istikametten ayrılmadıkça Allah da bu nimeti kendilerinden almaz AdminAdminMesaj Sayısı 92Kayıt tarihi 09/09/08Konu Geri Esma-ül Hüsna Allah cc'nun 99 en guzel isimleri Kuranı Kerimde geçen isimleri Eyl. 13, 2008 1155 pm el-MU'IZZ İzzet veren, ağırlayan... el-MÜZİLL Zillete düşüren, hor ve hakîr eden... İzzet ve zillet, birbirine zıd mânalardır. İzzet kelimesinde "şeref ve haysiyet", Zillet kelimesinde ise "alçaklık" mânası vardır. Bunlar hep Allah Teâlâ'nın, mahlûkatı üzerindeki tasarrufları cümlesindendir. es-SEMİ' İyi işiten... Allah Teâlâ işitir. Kalblerimizdeki sözleri ve işitilmek şânından olan her şey'i işitir. Mesafeler, onun işitmesine perde olamaz. Birini işitmesi, ötekilerini işitmesine mâni olmaz. Her hâdiseyi aynı derece açık olarak işitir. el-BASÎRİyi gören... Allah Teâlâ herkesin gizli açık yaptığını ve yapacağını görüp durmaktadır. Karanlıklar O'nun görmesine mâni olamaz. Karanlık gibi, yakınlık - uzaklık, büyüklük - küçüklük gibi insanların görmelerine engel olan şeyler de O'nun görmesine mâni olmaz. el-HAKEMHükmeden, hakkı yerine getiren... Allah Teâlâ Hâkim'dir, her şey'in hükmünü O verir ve hükmünü eksiksiz icra eder. Hâkimlerin hâkimliğine, hükümdarların hükümdarlığına hüküm veren de ancak O'dur. O'nun hükmü olmadan hiçbir şey, hiçbir hâdise meydana gelemediği gibi, O'nun hükmünü bozacak, geri bıraktıracak, infazına mâni olacak hiçbir kuvvet, hiçbir hükûmet, hiçbir makam da yoktur. el-ADiL Tam adâletli... Adalet, zulmün zıddıdır. Zulüm kelimesinde; incitme, can yakma mânası vardır. Zulmetmiyerek herkese hakkını vermek ve her şey'i akıl ve mantığa, hikmet ve maslahata uygun olarak yapmak da adalet demektir. Allah Teâlâ Âdil'dir. Zâlimleri sevmez. Zâlimlerle düşüp kalkanları ve hattâ sadece uzaktan onlara imrenenleri ve sevenleri de sevmez. el-LÂTÎF En ince işlerin bütün inceliklerini bilen, nasıl yapıldığına nüfuz edilemeyen en ince şeyleri yapan; İnce ve sezilmez yollardan kullarına çeşitli faydalar ulaştıran... Allah Teâlâ Lâtîf'dir. En ince şeyleri bilir. Çünkü onları yaratan O'dur. Nasıl yapıldığı bilinmiyen, gizli olan en ince şeyleri yapar. el-HABÎRHer şey'in iç yüzünden, gizli taraflarından haberdar olan... En küçüğünden en büyüğüne kadar bütün eşya ve hâdiselerden Allah haberdardır. Onun haberi olmadan hiçbir hâdise cereyan etmez. el-HALÎM Hilm, suçluların cezasını vermeye gücü yetip dururken bunu yapmamak, onlar hakkında yumuşak davranmak ve cezalarını geriye bırakmaktır. Suçluyu cezalandırmağa iktidarı olmayana halîm denmez. Halîm, kudreti yettiği halde, bir hikmete binaen cezalandırmayana denir. Allah Teâlâ Halîm'dir. Her günah işleyeni hemen cezalandırmaz. Hışım ve gazabda acele etmez, mühlet verir. Bu mühlet içinde yaptıklarına pişman olup tevbe edenleri afveder. Israr edenler hakkında, hüküm artık kendisine kalmıştır. el-AZÎM Bütün büyüklüklerin sâhibi... Azamet, büyüklük mânasınadır. Hakikî büyüklük Allah'a mahsustur. Yerde, gökte, bütün varlık içinde mutlak ve ekmel büyüklük, ancak O'nundur ve herşey O'nun büyüklüğüne şâhiddir. Bu sıfatta da Allah'a herhangi bir denk bulunması muhaldir. el-ĞAFÛRMağfireti çok... Allah Teâlâ'nın mağfireti çoktur. Bir kulun kusuru ne kadar büyük ve çok olursa olsun onları örter, meydana çıkarıp da sâhibini rezîl etmez. Kusurları insanların gözünden gizlediği gibi, melekût âlemi sâkinlerinin gözünden de gizler. İnsanların görmediği bâzı şeyleri melekût âlemi sâkinleri görürler. Gafûr ism-i şerîfi, kusurların onların gözünden de gizlenmesini ifade eder. eş-ŞEKÛR Kendi rızâsı için yapılan iyi işleri, daha ziyadesiyle karşılayan... Şükür, iyiliği, iyilikle karşılamak demektir. Şükür, Allah Teâlâ'ya karşı kulun yapması gereken bir vazifesidir. Şekûr ise, az tâat karşılığında çok büyük dereceler veren, sayılı günlerde yapılan amel karşılığında âhiret âleminde sonsuz nimetler lûtfeden demektir. Bu mânaya Allah'dan başka hakikî sâhip yoktur. el-ALİYY Her hususta, herşeyden yüce olan... Allah Teâlâ yücedir, yüksektir. Yüksekliğin hakikî mânası şudur 1. Allah'tan daha üstün bir varlık düşünülmesi imkânsızdır. 2. Bir benzeri veya ortağı veya yardımcısı yoktur. 3. Şânına yaraşmayan her şeyden uzaktır. 4. Kudrette, bilgide, hükümde, iradede ve diğer bütün kemâl sıfatlarında üstündür. Şu halde Aliyy, her şey kendisinin dûnunda, emrinde ve hükmü altında olan Zât demektir. el-KEBÎR Büyüklükte kendisinden daha büyüğü düşünülemeyen... Allah Teâlâ kibriyâ sâhibidir. Kibriyâ, zâtın kemâli demektir. Her bakımdan büyük, varlığının kemâline hudut yoktur. Bütün büyüklükler O'na Yapılan işleri bütün tafsilâtıyla tutan, her şey'i belli vaktine kadar âfât ve belâlardan saklıyan... Hıfz, korumak, demektir. Bu koruma iki şekilde olur. Birincisi, varlıkların devamını sağlamak, muhafaza etmektir. İkincisi, birbirlerine zıd olan şeylerin, yekdiğerlerine saldırmasını önlemek, birbirlerinin şerrinden onları korumaktır. Allah her mahlûkuna, kendine zararlı olan şeyleri bilecek bir his ilham buyurmuştur. Bu Hafîz ism-i şerîfinin tecelliyatındandır. Bir hayvan kimyevî tahlil raporuna muhtaç olmadan kendine zararlı otları bilir ve onları yemez. Kulların amellerinin yazılması, zâyi olmaktan korunması da Hafîz isminin iktizasıdır. Bu bakımdan âhirette yeniden dirilme ve yaptıklarından hesaba çekilme ile Hafîz isminin yakından alâkası vardır. el-MUKÎT Her yaratılmışın azığını ve gıdasını tayin eden, azıkları beden ve kalblere gönderen... Bu mânaya göre Mukît, Rezzak mânasınadır. Yalnız Mukît, Rezzâk'tan daha hususîdir. Rezzak, azık olanı da olmayanı da içine alır. el-HASÎB Herkesin hayatı boyunca yapıp ettiklerinin, bütün tafsilât ve teferruatiyle hesabını iyi bilen; Her şey'e ve herkese her ihtiyacı için kâfi gelen... Allah Teâlâ, neticesi hesapla bilinecek ne kadar miktar ve kemmiyet varsa hepsinin neticelerini hiçbir ameliyeye işleme muhtaç olmadan doğrudan doğruya ve apaçık bilir. Allah Teâlâ, herkese her ihtiyacı için kâfidir. Bu kifâyet, O'nun varlığının devam ve kemâlini gösterir. el-CELÎL Celâdet, ululuk ve heybet sâhibi, celâl sıfatları ile muttasıf... Celâdet ve ululuk, Allah'a mahsustur. Onun zâtı da büyük, sıfatları da büyüktür. Fakat bu büyüklük, cisimlerdeki gibi hacim veya yaşlılık itibarı ile değildir. Zamanla ölçülmez, mekânlara sığmaz. el-KERÎM Keremi, lütuf ve ihsânı bol... Allah vaad ettiği zaman sözünü yerine getirir, verdiği zaman son derece bol verir, muktedirken Bütün varlıklar üzerinde gözcü, bütün işler murakabesi altında bulunan... Bir şey'i koruyan ve devamlı kontrol altında bulundurana rakîb derler; bu da bilgi ve muhafaza ile olur. Allah Teâlâ, bütün varlıkları her lâhza gözetip duran bir şâhid, bir nâzırdır. Hiçbir şey'i kaçırmaz. Her birini görür ve herkesin yaptığına göre karşılığını verir. el-MÜCÎB Kendine dua edip yalvaranların isteklerini işitip cevab veren, onları cevabsız bırakmayan... Burada bir hususu iyi bilmek gerekir Cevab vermek ayrıdır, kabûl etmek ayrıdır. Âyet-i kerîmede, Allah tarafından her duaya cevab verileceği va'dedilmiştir. Fakat kabûl edileceği va'dedilmemiştir. Zira kabûl edip etmemek Cenâb-ı Hakk'ın hikmetine bağlıdır. Hikmeti iktiza ederse istenenin aynını, aynı zamanda kabûl eder. Dilerse istenenin daha iyisini verir. Dilerse o duâyı âhiret için kabûl eder, dünyada neticesi görülmez. Dilerse de kulun menfaatine uygun olmadığı için hiç kabûl etmez. el-VÂSİ' Geniş ve müsaadekâr... Allah'ın ilmi, rahmeti, kudreti, afv ve mağfireti geniştir ve her şey'i kaplamıştır. Allah'ın ilminden hiçbir şey gizlenemez, ikram ve ihsanına bir nihayet yoktur. el-HAKÎM Bütün işleri hikmetli... Allah Hakîm'dir. Faydasız, boş ve tesadüfî bir işi yoktur. Her emir ve filinin her yönüyle sonsuz fayda ve maslahatları vardır. Her yarattığı mahlûk, her yaptığı iş bütün kâinat nizamı ile alâkalıdır. Kâinatın umumî nizamı ile tenâkuz teşkil eden hiçbir hâdise, bir mahlûk, bir iş yoktur. el-VEDÛD İyi kullarını seven, onları rahmet ve rızasına erdiren, sevilmeye ve dostluğu kazanılmaya biricik lâyık olan... Vedûd'un iki mânası vardır 1. Seven, 2. Sevilen. Allah Teâlâ, kullarını çok sever, onları lütuf ve ihsanına garkeder. Sevilmeye lâyık ve müstehak olan da ancak O'dur AdminAdminMesaj Sayısı 92Kayıt tarihi 09/09/08Konu Geri Esma-ül Hüsna Allah cc'nun 99 en guzel isimleri Kuranı Kerimde geçen isimleri Eyl. 13, 2008 1156 pm el-MECÎD Zâtı şerefli, ef'âli güzel olan, her türlü övgüye lâyık bulunan... Bu ism-i şerîfin mânasında iki mühim unsur vardır Biri Azamet ve kudretinden dolayı yaklaşılamaz olmak. İkincisi Yüksek huylarından, güzel işlerinden dolayı övülüp sevilmek... el-BÂİS Ölüleri diriltip kabirlerinden kaldıran; gönüllerde saklı olanları meydana çıkaran... Allah Teâlâ insanları, onlar ölüp toprak olduktan sonra âhiret günü dirilterek kabirlerinden kaldıracak ve ruhları ile cesedleri birlikte olarak hesaplarını görecek, sonra da yine ruh ve cesedleri birlikte olarak mükâfat veya cezalarını verecektir. eş-ŞEHÎD Her zamanda hâdiselerin dış yüzünü bilen ve her yerde hâzır ve nâzır olan... Allah, mutlak surette herşey'i bilmesi bakımından Alîm'dir. Hâdiselerin esrarını, iç yüzünü bilmesi yönünden Habîr'dir. Dış yüzünü bilmesi yönünden de Şehîd'dir. el-HAKKVarlığı hiç değişmeden duran... Hakk, varlığı hakikî bulunan zâtın ismidir. Yani, varlığı daima sâbittir. Allah Teâlâ'nın zâtı, yokluğu kabûl etmediği gibi, herhangi bir değişikliği de kabûl etmez. Hakikaten vâr olan yalnız Allah'tır. el-VEKÎL Usûlüne uygun şekilde, kendisine tevdi edilen işleri en güzel şekilde neticelendiren... Kendisine iş ısmarlanan zâta vekîl denir. Allah Teâlâ en güzel ve en mükemmel vekîl'dir. İşlerin hepsini tedvîr, tedbîr ve idare eden O'dur. Fakat kendisi hiçbir işinde vekîle muhtaç değildir. Allah Teâlâ, kendisine tevekkül edenlerin işlerini en iyi neticeye ulaştırır. el-KAVİYY Çok kuvvetli... el-METÎN Çok sağlam... Kuvvet, tam bir kudrete delâlet eder. Metânet ise, kuvvetin şiddetini ifade eder. Allah'ın kuvveti de öteki sıfat ve isimleri gibi nâ-mütenâhîdir, tükenmez, gevşemez, hudut içine sığmaz, ölçüye gelmez. Allah'ın kudreti bahsinde zorluk - kolaylık söz konusu değildir. Bir yaprağı yaratmakla kâinatı yaratmak birdir. Allah Teâlâ tam bir kuvvet sahibi olmak bakımından, Kaviyy, gücünün çok şiddetli olması bakımından Metîn'dir. el-VELİYY İyi kullarına dost olan, yardım eden... Allah, sevdiği kullarının dostudur. Onlara yardım eder. Sıkıntılarını, darlıklarını kaldırır, ferahlık verir. İyi işlere muvaffak kılar. Her çeşit karanlıklardan kurtarır, nurlara çıkarır. Artık onlara korku ve hüzün yoktur. Herkesin korktuğu zaman, onlar Ancak kendisine hamd ü senâ olunan, bütün varlığın diliyle biricik övülen, medhedilen... Hamd; ihsan sâhibi büyüğü övmek, tâzim fikri ve teşekkür kasdiyle medh ü senâ etmektir. Her mevcûd, hâl diliyle olsun, kâl diliyle olsun, Allah Teâlâ'yı tesbih ve takdîs etmektedir. Bütün hamd ü senâlar O'na mahsustur. Hamd ve şükürle kendisine tâzim ve ibâdet olunacak veliyy-i nimet ancak O'dur. el-MUHSÎ Herşey'in sayısını bir bir bilen... İlmi herşey'i ihâta eden ve herşey'in miktarını bilip eksiksiz tastamam sayabilen Allah'dır. Allah Teâlâ, herşey'i olduğu gibi görür ve bilir, yani, bütün mevcûdatı toptan bir yığın hâlinde birbirinden seçilmez karışık bir şekilde değil; cinslerini, nev'ilerini, sınıflarını, ferdlerini, zerrelerini birer birer saymış gibi gayet açık görür ve bilir. el-MÜBDİ' Mahlûkatı maddesiz ve örneksiz olarak ilk baştan yaratan... Mübdi, bir mânada îcad demektir. Muîd ism-i şerîfi de îcad mânasına gelir. İcadın bir benzeri daha evvel yaratılmış, meydana getirilmiş ise, iâde; değilse, yani, benzeri, maddesi olmayan yeni bir şey ise ibdâ denir. el-MUÎD Yaratılmışları yok ettikten sonra tekrar yaratan... Herşey mukadder olan ömrünü tamamlayıp öldükten sonra, Allah'tan başka kimse kalmaz, fakat varken yok olan bu insanları âhiret günü Allah Teâlâ diriltip yeniden hayatlandırır, yeniden yaratır. Sonra da dünya hayatlarında yaptıkları işlerden hesaba çeker. el-MUHYÎ Hayat veren, can bağışlayan, sağlık veren... Allah Teâlâ, cansız maddelere hayat ve can verir. Her gün, her saat, her saniye yeryüzünde milyonlarca varlık hayat bulup dünyaya gelmektedir. Bütün bunlar, Allah'ın emr ü fermaniyle, yaratmasıyle ve müsaadesiyle olmaktadır. Allah yoğu var edip hayat verdiği gibi, ölüyü de tekrar canlandırabilir. Buna ihyâ, yani, diriltme denir. Hayatı hiç yoktan veren zâtın, ölülere yeniden hayat verip diriltmesi elbette son derece kolaydır. el-MÜMÎT Canlı bir mahlûkun ölümünü yaratan... Allah, yarattığı her canlıya muayyen bir ömür takdîr etmiştir. Canlı varlıklar için ölüm mukadder ve muhakkaktır. Hayatı yaratan Allah olduğu gibi, ölümü yaratan da yine O'dur. Ancak bu ölüm, yok oluş, hiçliğe gidiş değil, bil'akis fâni hayattan bâkî hayat Diri; her şey'i bilen ve her şey'e gücü yeten... Hayy, diri demektir, bunun zıddına meyyit denir ki, ölü mânasına gelir. Allah Teâlâ ölmez, daima hâzır ve nâzırdır. Yaşayan mahlûkatın hayatını veren de O'dur. O olmasaydı hayattan eser olmazdı. O daima fenâdan, zevalden, hatâdan münezzehtir. Her an Alîm, her an Habîr, her an Kadîr'dir. el-KAYYÛM Gökleri, yeri, her şey'i ayakta tutan... Kayyûm, kâim'in mübalâğasıdır. "Her şey üzerinde kâim" demektir. Bunun mânası "Bir şey'in kıyâmı, yani, bir varlık sâhibi olarak durabilmesi neye bağlı ise, onu veren" demektir. Allah Teâlâ, her şey'in mukadder olan vaktine kadar durması için sebeblerini ihsân etmiştir. Onun için herşey Hak ile kâimdir. el-VÂCİD Hiçbir şey'e ihtiyacı olmayan; istediğini, istediği vakit bulan. Kendisi için lüzumlu olan şeylerin hiç birinden mahrum olmayan... Ulûhiyet sıfatları ve bunların kemâli hususunda kendisine gerekli olan herbir şey, şânı yüce olan Allah'ın zâtında mevcuddur AdminAdminMesaj Sayısı 92Kayıt tarihi 09/09/08Konu Geri Esma-ül Hüsna Allah cc'nun 99 en guzel isimleri Kuranı Kerimde geçen isimleri Eyl. 13, 2008 1156 pm el-MÂCİDKadr ü şânı büyük, kerem ve semâhati bol... Allah Teâlâ'nın kendisiyle âşinalığı olan kullarına kerem ve semâhati ifadeye sığmaz, ölçüye gelmez. Meselâ Onları temiz ahlâk sâhibi olmaya, iyi işler yapmaya muvaffak kılar da, sonra yaptıkları o güzel işleri, hâiz oldukları seçkin vasıfları sebebiyle onları över, sitayişlerde bulunur. Kusurlarını afveder, kötülüklerini Tek... Zâtında, sıfatlarında, işlerinde, isimlerinde, hükümlerinde asla şerîki ortağı veya nazîri benzeri ve dengi bulunmayan... es-SAMED Hâcetlerin bitirilmesi, ızdırapların giderilmesi için tek merci', ihtiyaç ve dileklerde kendisine müracaat edilen, arzu ve bütün istekler kendisine sunulan... Allah Teâlâ, her dileğin biricik merciidir. Yerde, gökte bütün hâcet sâhipleri yüzlerini O'na döndürmekte, gönüllerini O'na bağlamakta, el açarak yalvarmalarını O'na arzetmektedirler. Buna lâyık olan da yalnız O'dur. el-KÂDİR İstediğini, istediği gibi yapmağa gücü yeten... Allah Teâlâ, kudretine bir ayna olmak üzere kâinatı yaratmıştır. Gök boşluğunun ölçülmesi mümkün olmayan genişliği içinde, akıllara hayret ve dehşet verecek derecede birbirlerine uzak mesafelerde milyarlarca güneşleri yandırmak... Fezalarda, sayısı belirsiz âlemleri birbirine çarpmadan koşturmak... Bir damla suyun içinde, birbirine temas etmeden hesapsız hayvanatı yüzdürmek Kâdir isminin tecelliyatındandır. el-MUKTEDİR Kuvvet ve kudret sâhipleri üzerinde istediği gibi tasarruf eden... Allah Teâlâ her şey'e karşı mutlak ve ekmel surette Kâdirdir. Her şey'e kâdir olduğu içindir ki, dilediği şey'i yaratır ve isterse onda dilediği kadar kuvvet ve kudret de yaratır. el-MUKADDİM İstediğini ileri geçiren, öne alan... Allah Teâlâ bütün mahlûkatı yaratmıştır. Fakat, ancak seçtiklerini ileri almıştır. İnsanların bâzısını dince, dünyaca bâzısı üzerine derece derece yükseltmiştir. Fakat bu yükseltme ve seçme, kulların kendi amelleri ile ona lâyık olmaları neticesinde olmuştur. el-MUAHHİR İstediğini geri koyan, arkaya bırakan... Allah Teâlâ istediğini ileri, istediğini geri aldığı gibi, bâzan da kullarının teşebbüslerini, onların bekledikleri zamanda semerelendirmez, maksadlarını arkaya bırakır. Bunda birçok hikmetleri vardır. Bu hikmetleri araştırmalı, sezmeğe çalışmalıdır. el-EVVELİ Her varlıktan mukaddem olan, başlangıcı olmayan... Allah Teâlâ bütün varlıklar üzerine mukaddem olup kendi varlığının evveli yoktur. Kendisi için asla başlangıç tasavvur olunamaz. Onun için Ona EVVEL demek, "ikincisi var" demek değildir. "Sâbık'ı, yani, kendisinden evvel bir varlık sâhibi yok" demektir. el-ÂHİR Sonu olmayan... Herşey biter, helâk ve fenaya gider, ancak O kalır. Varlığının sonu yoktur. Evveliyetine bidayet olmadığı gibi, âhiriyetine nihayet yoktur. Onun için Ona "Âhir" demek, "Bir sâbık'ı yani, kendisinden evvel bir varlık sâhibi var" demek değildir. "Bir lâhıkı yok" demektir. ez-ZÂHİR Âşikâr olan, kat'î delillerle bilinen... Allah Teâlâ'nın varlığı herşeyden âşikârdır. Gözümüzün gördüğü her manzara, kulağımızın işittiği her nağme, elimizin tuttuğu, dilimizin tattığı her şey, fikirlerimizin üzerine çalıştığı her mâna, hâsılı, gerek içimizde, gerek dışımızda şimdiye kadar anlayıp sezebildiğimiz her şey O'nun varlığına, birliğine, kemal sıfatlarına şâhiddir. el-BÂTIN Gizli olan; duyu organları ile idrâk edilemeyen... Allah Teâlâ'nın varlığı hem âşikardır, hem gizlidir. Âşikârdır, çünkü varlığını bildiren delil ve nişanları gözsüzler bile görmüş ve bu hakikatler hakikatı yüce varlığa, eşyanın umumî şehadetini sağırlar bile işitmiştir. Gizlidir. Çünkü biz Onu künhüyle bilemeyiz. Amma varlığını kat'î surette biliriz. el-VÂLÎ Mahlûkatın işlerini yoluna koyan; Bu muazzam kâinatı ve her an biten hâdisatı tek başına tedbîr ve idare eden... Allah Teâlâ bütün varlığı idare eden, biricik ve en büyük vâlidir. Diğer vâliler ve hükümdarların idaresi, O'nun izni ve müsaadesi iledir. Ve onların velâyet ve idaresi, son derece nâkıstır. Allah'ın velâyet ve tedbiri ise sınırsız, gerçek ve hakikîdir. Her şey emri ve iradesi altındadır. Herşey'i bilir. Ondan habersiz mülkünde hiçbir şey cereyan etmez. Âdile mükâfatını, zâlime cezasını eksiksiz verir... Sebebler, O'nun icraat ve idaresinde yardımcı değil, sadece izzet ve haşmetini gösteren birer perdedirler. Hakikî te'sir, O'nun kudretindendir. el-MÜTEÂLÎ Yaratılmışlar hakkında aklın mümkün gördüğü her şeyden, her hal ve tavırdan pek yüce ve pek münezzeh... Meselâ, bir zengin hakkında, "Bu adam yarın fakir düşebilir", denebilir ve adam da zenginken fakir olabilir. Fakat Allah Teâlâ hakkında, bu gibi ihtimallerin düşünülmesi mümkün değildir. O, her türlü noksanlık, eksiklik, zaaf, âcizlik, hatâ ve kusurdan münezzehtir. İsteyenler çoğaldıkça ihsanı artar, herkese hikmet ve iradesine göre verir. Verdikçe hazîneleri tükenmez... el-BERR Kulları hakkında kolaylık isteyen; iyilik ve bahşişi çok olan... Allah Teâlâ kulları için daima kolaylık ve rahatlık ister, zorluk istemez, zorluk çıkaranları da sevmez. Yapılan kötülükleri bağışlar, örter. Bir iyiliğe en az 10 mükâfat verir. Kul gönlünden iyi bir şey geçirmişse, onu yapmamış olsa bile, yapmış gibi kabûl edip mükâfat verir. Aksine kötülükleri ise yapmadıkça cezalandırmaz. et-TEVVÂB Tevbeleri kabûl edip, günahları bağışlayan... Bu ism-i şerîf, tevbe'nin mübalâğa sîgasıdır. Tevbenin asıl mânâsı dönmektir. Kulun isyan yolundan dönmesi demektir. el-MÜNTEKIMSuçluları, adaleti ile müstehak oldukları cezaya çarptıran... Allah Teâlâ'nın intikamı vardır. Âsîlerin belini kıran, cânilerin hakkından gelen, taşkınlık yapan azgınlara hadlerini bildiren şübhesiz ki O'dur. el-AFÜVV Afvı çok... Allah Teâlâ, günahları silen, onları hiç yokmuş gibi kabûl edendir. Bu mânaya göre bu isim, Gafûr ismine yakındır. Ancak arada şu fark vardır Gufran Günahları örtüvermek demektir. Afv ise, günahları kökünden kazımaktır. Günahları kökünden kazımak, o şey'i örtmekten daha iyidir. er-RAÛF Çok re'fet ve şefkat sâhibi... Mahlûkat içinde bilhassa insanlar için, Allah'ın inâyeti, kerem ve re'feti hiçbir ölçüye ve ifadeye sığmayacak kadar geniş ve büyüktür. MÂLİKÜ'L-MÜLK Allah Teâlâ mülkün hem sâhibi, hem hükümdârıdır. Mülkünde dilediği gibi tasarruf eder. Hiçbir kimsenin O'nun bu tasarrufuna itiraz ve tenkide hakkı yoktur... Dilediğine verir, dilediğinden alır. Mülkünde hiçbir ortağa ve yardımcıya ihtiyacı yoktur. ZÜ'L-CELÂLİ ve'l-İKRÂM Hem büyüklük sâhibi, hem fazl-ı kerem... Celâl; büyüklük, ululuk mânasınadır. Büyüklük alâmeti olan ne kadar kemâlât varsa hepsi Allah'a mahsustur. Mahlûkattaki kemâlât, O'nun kemâlinin zayıf bir gölgesi ve işaretidir. Allah Teâlâ aynı zamanda büyük bir fazl-ı kerem sâhibidir de... Mahlûkat üzerine akıp taşmakta olan sayıya gelmez, sınır kabûl etmez nimetler hep O'nun ihsanı ve ikrâmıdır. O nimetlerin zerresinde olsun hiç kimsenin hakkı yoktur. el-MUKSİT Bütün işlerini denk, birbirine uygun ve yerli yerinde yapan. Mazlûma acıyıp zâlimin elinden kurtaran. Allah Teâlâ en üstün bir adalet ve merhametin sâhibidir. Her işi birbirine denk ve lâyıktır. Zerre kadar da olsa haksızlığı tervic etmez. Kullarına muamelesi merhamet ve adalet üzeredir. Yapılmış olan hiçbir iyiliğin zerresini bile karşılıksız bırakmaz. İnsanların birbirlerine karşı işledikleri haksızlıkları da düzelterek hakkı yerine getirir. AdminAdminMesaj Sayısı 92Kayıt tarihi 09/09/08Konu Geri Esma-ül Hüsna Allah cc'nun 99 en guzel isimleri Kuranı Kerimde geçen isimleri Eyl. 13, 2008 1156 pm el-CÂMİ'İstediğini, istediği zaman, istediği yerde toplayan. Birbirine benzeyen, benzemeyen ve zıd olan şeyleri bir araya getirip tutan... Cem, dağınık şeyleri bir araya toplama demektir. Allah Teâlâ, vücudlarımızın çürüyerek suya, havaya, toprağa dağılmış zerrelerini tekrar birleştirecek, bedenlerimizi yeni baştan inşa edecektir. Allah Teâlâ birbirine benzeyen şeyleri bir araya getirip topladığı gibi, birbirinden ayrı varlıkları da bir araya getirmektedir. Onların iç içe birlikte yaşamalarını te'min etmektedir. Sıcaklık ile soğukluk, kuruluk ile nemlilik gibi birbirine zıd unsurları bir arada tutması da yine Allah'ın Câmi' isminin tecellisindendir. el-GANİYY Çok zengin ve her şeyden müstağnî... Ganiy, hiçbir şey'e ihtiyacı olmayan, herşey yanında mevcud bulunduğu için hiçbir şekilde başkasına müracaat mecburiyetinde kalmayan zât demektir. el-MUĞNÎ İstediğini zengin eden... Allah Teâlâ dilediğini zengin eder, ömür boyunca zengin olarak yaşatır. Dilediğini de ömür boyunca fakirlik içinde bırakır. Bâzı kullarını zenginken fakir, bazılarını da fakirken zengin yapar. "Kıyamet günü fakirlik ve zenginlik tartılmayacak; fakirliğe ne ölçüde sabredildiği, zenginliğe de ne ölçüde şükredilmiş olduğu hesab edilecek. Mesele, çok fakir veya çok zengin olmak değil, çok sabretmek veya çok şükretmektir." Yahya bin Muaz el-MÂNİ' Bir şey'in meydana gelmesine müsâade etmeyen... İyiden ve kötüden pek çok arzularımız vardır ki biri bitmeden biri ortaya çıkar. Yaşadığımız müddetçe bunlar ne biter, ne de tükenir... Biz de bu arzularımızı elde etmek için çalışır dururuz. Her arzumuz bir takım sebeblere, sebebler de Mâni' ve Mu'tî olan Allah'ın emrine bağlıdır. Allah Teâlâ isteyenlerin isteklerini, dilerse verir; o zaman isteyenin tuttuğu sebebler çabucak meydana gelir. Mu'tî ism-i şerîfinin mânası budur. Allah Teâlâ bâzı isteklere de müsaade etmez. O zaman isteyenin yapıştığı sebebler kısır kalır, ne kadar çabalanırsa çabalansın netice vermez. Bu da Mâni' ism-i şerîfinin tecellîsidir. Kullarının başına gelecek felâket ve musibetleri önlemek, geri çevirmek de yine Mâni' ism-i şerîfinin tecelliyatındandır. ed-DÂRR Elem ve zarar verici şeyleri yaratan... en-NÂFİ' Hayır ve menfaat verici şeyleri yaratan... Menfaatları ve mazarratları, hayır ve şerleri yaratan Allah Teâlâ'dır. İnsana menfaat ve zararlar belli bâzı sebebler altında geliyorsa da, o sebebler o menfaat ve zararların sâhibi ve müessiri değil, birer perdesidir. Gerçekte zararın da faydanın da, hayrın da şerrin de yaratıcısı Allah'tır. en-NÛR Âlemleri nurlandıran; istediği sîmalara, zihinlere ve gönüllere *ûr yağdıran... Bütün eşyayı aydınlatan *ûr, şübhesiz ki, Allah'ın zâtının *ûrundandır. Çünkü göklerin ve yerin *ûru O'dur. Nasıl ki, güneşin aydınlattığı her zerre, güneşin varlığına bir delildir, kâinatın her zerresinde görünen aydınlık da, o aydınlığı yaratan varlığın mevcud olmasına bir delil teşkil etmektedir. el-HÂDÎ Hidayeti yaratan. İstediği kulunu hayırlı ve kârlı yollara muvaffak kılan, muradına erdiren. Her yarattığına, neye ihtiyacı varsa, ne yapması gerekiyorsa onu öğreten... Hidâyet; Allah Teâlâ'nın lütuf ve keremiyle kullarına, sonu hayır ve saadet olacak isteklerin yollarını göstermesi veya o yola götürüp muradına erdirmesi demektir. Sadece hayır yolunu ve sebeblerini göstermeğe irşâd; neticeye erinceye kadar o yolda yürütmeye de tevfîk denir. Hidâyetin karşılığı dalâlettir. Dalâlet, doğru yoldan bile bile veya iğfale kapılarak sapmak demektir. Hidâyetin neticesi îman, dalâletin neticesi îmansızlık ve küfürdür... el-BEDÎ' Örneksiz, misalsiz, acîb ve hayret verici âlemler îcad eden... Zâtında, sıfatında, fiillerinde, emsâli görülmemiş olan... Bedî', mübdî mânasınadır. Mübdî, ibdâ eden, yani örneği bulunmayan bir şey'i îcad eden demektir. Allah herhangi bir kuluna peygamberlik veya velîlik vererek üstün kılmışsa, bu üstünlükle o kul, kendi zamanındaki sair insanlara nisbetle bedî' olmuştur. Bâzı âlimlere verilen Bediüzzaman lâkabı gibi. Bu tâbir, zamanının eşsiz, misilsiz âlimi mânasına gelmektedir. el-BÂKÎ Varlığının sonu olmayan... Bu ism-i şerîf "varlığın devamını" bildiren bir kelimedir. Varlığın devamı, önü ve sonu olmamakladır. Önü olmamak mülâhazasıyla Allah Teâlâ'ya Kadîm, sonu olmamak mülahazasıyla Bâkî denir. Bu mânalara yakın Ezelî ve Ebedî ism-i şerifleri de vardır. Allah Teâlâ'nın varlığı, devam bakımından zaman mefhumu içine girmez. Çünkü, zaman denilen şey, kâinatın yaratılmış olduğu andan itibaren sonsuzluğa doğru akışının derecelerini gösteren bir mefhumdur. Şu halde, zaman yaratılmışlar başlamıştır ve onlarla bitecektir. Kâinat yokken zaman da yoktu, fakat Allah Teâlâ vardı. Kâinat biter, zaman da biter, fakat Allah BÂKÎdir. el-VÂRİSServetlerin geçici sâhipleri elleri boş olarak yokluğa döndükleri zaman servetlerin hakikî sâhibi... Allah Teâlâ mülkün gerçek sâhibi olduğu gibi, gerçek vârisidir de. İnsanların mülk sâhibi olmaları geçici olduğu gibi, varislikleri de geçici ve muvakkattır. Mülkün gerçek vârisi, mülk sâhibi Allah'tır. Kıyâmet hengâmında bütün canlılar ölecek, bütün mülk tamamıyla O'na kalacaktır. er-REŞÎDBütün işleri ezelî takdîrine göre yürütüp, bir nizam ve hikmet üzere âkıbetine ulaştıran; Her şey'i yerli yerine koyan, en doğru şekilde nizama sokan... Reşîd isminde iki mâna vardır 1. Doğru ve selâmet yolu gösteren. Bu mânada Hâdî ismiyle eş mânaya gelir. 2. Hiçbir işi boş ve faydasız olmayan, hiçbir tedbîrinde yanılmayan, hiçbir takdîrinde hikmetsizlik bulunmayan zât mânasındadır. es-SABÛR Allah, bir işi, vakti gelmeden yapmak için acele etmez. Yapacağı işlere muayyen bir zaman koyar ve onları koyduğu kanunlara göre - zamanı gelince - icra eder. Önceden çizdiği zamandan, - bir tenbelin yaptığı gibi, - geciktirmez. Ve kezâ - bir acelecinin yaptığı gibi - zamanı gelmeden yapmağa kalkmaz. Bil'akis her şey'i, hangi zamanda yapılmasını takdîr buyurmuş ise, o zaman yapar. AdminAdminMesaj Sayısı 92Kayıt tarihi 09/09/08Konu Allah'ın diğer isimleri Allah'ın isimleri 99 taneden ibaret değildir. Eyl. 13, 2008 1157 pm Allah'ın diğer isimleri Allah'ın isimleri 99 taneden ibaret değildir. Âyet ve hadîslerde bu 99 isimlerden ayrı olarak Allah'a başka isimler de izâfe edilmiştir. Allah'a izâfe edilen diğer bâzı isimler şunlardır el-Vâhid'in yerine el-Ehad, el-Kahhâr'ın yerine el-Kâhir, eş-Şekûr'un yerine eş-Şâkir; el-Kâfi, ed-Dâim, el-Münevver, es-Sıddık, el-Muhît, el-Karîb, el-Vitr, el-Fâtır, el-Allâm, el-Ekrem, el-Müdebbir, er-Refî', Zittavl, Zülmeâric, Zülfadl, el-Hallâk, el-Mevlâ, en-Nasîr, el-Gâlib, el-Hannân, el-Mennân... Kur'ân-ı Kerîm'de Allah ism-i şerîfi 2800 defa zikredilmiştir. Allah isminden sonra Kur'an'da en çok zikri geçen isim, Rab ismidir. 960 yerde zikredilmektedir. Rab isminden sonra, Kur'an'da en çok yer alan isimler ise; Rahmân, Rahîm ve Mâlik isimleridir. Fâtiha sûresinde "Allah" isminden sonra sıra ile zikredilen bu dört ism-i şerîfe, Cenâb-ı Hakk'ın Rubûbiyet Sıfatları adı da verilmektedir. Terbiye etmek, büyütmek, yetiştirmek mânalarını ihtiva eden Rab kelimesinin asıl mânası "Bir şey'i derece derece yükselterek, gayesi olan en mükemmele erişinceye kadar kollayan" demektir. İsm-i A'zam Nedir? Allah Teâlâ'nın Kur'an ve hadîs-i şerîflerde zikredilen isimlerinin en büyüğüdür. İsm-i A'zam'ı, Allah, isimleri içinde gizlemiştir. Bunun da hik- meti, kullarının bütün Esmâ-Ül Husnâ'ya rağbetini sağlamak, kendisine bütün isimleriyle dua edilmesini te'min etmektir. İsm-i A'zam belli olsaydı, insanlar yalnızca o isimle dua ederler, diğer isimleri terkederlerdi. Çünkü İsm-i A'zam'ın Allah katında büyük bir değeri vardır. Bu isimle yapılan duaların mutlaka kabûl edildiği rivayet olunmuştur. İsm-i A'zam'ın Esmâ-Ül Husnâ'dan hangi isim olduğu hakkında, İslâm âlimleri ayrı ayrı kanâatler ileri sürmüşlerdir. Büyük ekseriyetin kanâatı, İsm-i A'zam'ın, lâfza-i Celâl yani Allah ismi olduğudur. Hz. Ali Efendimize göre İsm-i A'zam tek isim değildir. Ferd, Hayy, Kayyûm, Hakem, Adl, Kuddûs'tan ibaret 6 isimdir. İmam-ı A'zam'a göre, İsm-i A'zam, Hakem ve Adl olmak üzere iki isimdir. Gavs-ı A'zam'ın İsm-i A'zam'ı, Hayy ismidir. İmam-ı Rabbânî'ye göre de İsm-i A'zam, Kayyûm'dur. Görüldüğü gibi İslâm büyükleri, İsm-i A'zam'ı farklı isimlerde bulmuştur. Belki de herbirinin hususi âlemine tecellî eden İsm-i a'zam değişik olmuştur. Esmâ-Ül Husnâ içinde bir İsm-i A'zam olduğu gibi, her isim için de a'zamî bir mertebe vardır. Bâzan bir ismin a'zamî mertebesi, İsm-i A'zam ile karıştırılır; o isim a'zamî mertebedeki tecellîsi sebebiyle İsm-i A'zam sanılır. İsm-i A'zam'ın her âlime göre değişik olmasının bir sebebi de budur. Esma-ül Hüsna Allah cc'nun 99 en guzel isimleri Kuranı Kerimde geçen isimleri 1 sayfadaki 1 sayfası Similar topicsBu forumun müsaadesi varBu forumdaki mesajlara cevap veremezsinizGüzel Ahlak ISLAM ILMIHALI Esma-ul HusnaBuraya geçin
Giriş Tarihi 1351 Güncelleme Tarihi 1506 Allah'ın isimleri için kullanılan tabire Esmaül Hüsna adı verilir. Allah'a nispet edilen isimleri ifade etmektedir. Kur'an-ı Kerim'de geçen ilahi isimleri ise 100'den fazladır. Esma ismin çoğulu, Hüsna ise ''güzel, en güzel'' anlamlarını taşımaktadır. Hadis kaynaklarında Allah'ın 99 ismi okumanın faziletleri hakkında önemli bilgiler yer almaktadır. Müslüman âlemi için mühim bir yere sahip olan Allah'ın isimleri, sıfatları ve anlamları okuyabilir, dinle seçeneğine yine bu başlık altından ulaşabilirsiniz. Allah'ın isimleri nedir sorusunun cevabına, Allah'ın 99 ismi Esmaül Hüsna oku ve dinle seçeneği için ayrıntıları inceleyiniz. İşte, Allah'ın isimleri ve anlamları… ABONE OL Esmaül Hüsna, Allah'ın isimleri için kullanılan bir tabirdir. Allah'a nispet edilen isimleri ifade etmek için bu tabir kullanılmaktadır. Allah'ın isimleri ve anlamları en çok araştırılan konulardan da birisidir. Hadis kaynaklarında Allah'ın 99 ismi okumanın faziletleri ile ilgili pekçok bilgi yer alır. Müslüman âlemi için çok mühim bir yere sahip olan Allah'ın isimleri, anlamları ve sıfatları için doğru yerdesiniz. Allah'ın isimleri dinle ve oku seçeneğine bu başlık altından ulaşabilirsiniz. Esmaül Hüsna Allah'ın 99 ismi, anlamları, sıfatları ve okumanın fazileti aşağıda yer alıyor. Peki, Allah'ın 99 ismi nedir? ALLAH'IN 99 İSMİ NEDİR? Esmaül Hüsna, Allah'ın 99 ismi için ifade edilen tabirdir. İsmin çoğulu olan esma ile ''güzel, en güzel'' anlamına gelen Hüsna kelimelerinden oluşmuştur. Sadece Kur'an-ı Kerim'de geçen ilahi isimler 100'den fazla olsa da Esmaül Hüsna tabiri daha çok aşağıda yer alan 99 ismi kapsamaktadır. Kur'an-ı Kerim'de Allah'ın zatına birçok isimle ifade edilmiştir. Müslüman âlemi için çok mühim bir yere sahip olan Allah'ın isimleri okumak isteyenler tarafından sıkça araştırılan konular arasında da yer alır. Öyle ki, hadis kaynaklarında Allah'ın 99 ismi okumanın fazileti hakkında birçok bilgi yer almıştır. ESMAÜL HÜSNA ALLAH'IN İSİMLERİ OKUNUŞU VE DİNLE Esmaül Hüsna tabiri ile ifade edilen Allah'ın 99 ismi okunuşuna ve dinlemek için seçeneğe aşağıdan ulaşabilirsiniz. Allah'ın isimleri, anlamları, sıfatları ve fazileti ile ilgili bilgiler şöyle; ALLAH'IN İSİMLERİ VE ANLAMLARI 1- Allah "Eşi benzeri olmayan, bütün noksan sıfatlardan münezzeh tek ilah, Her biri sonsuz bir hazine olan bütün isimlerini kuşatan özel ismi. İsimlerin sultanı." 2- Er-Rahmân "Dünyada bütün mahlükata merhamet eden, şefkat gösteren, ihsan eden." 3- Er-Rahîm "Ahirette, müminlere sonsuz ikram, lütuf ve ihsanda bulunan." 4- El-Melik "Mülkün, kainatın sahibi, mülk ve saltanatı devamlı olan." 5- El-Kuddûs "Her noksanlıktan uzak ve her türlü takdıse layık olan." 6- Es-Selâm "Her türlü tehlikelerden selamete çıkaran." 7- El-Mü'min "Güven veren, emin kılan, koruyan." 8- El-Müheymin "Her şeyi görüp gözeten." 9- El-Azîz "İzzet sahibi, her şeye galip olan." 10- El-Cebbâr "Azamet ve kudret sahibi. Dilediğini yapan ve yaptıran." 11- El-Mütekebbir "Büyüklükte eşi, benzeri olmayan." 12- El-Hâlık "Yaratan, yoktan var eden." 13- El-Bâri "Her şeyi kusursuz ve uyumlu yaratan." 14- El-Musavvir ''Varlıklara şekil veren." 15- El-Gaffâr "Günahları örten ve çok mağfiret eden." 16- El-Kahhâr "Her şeye, her istediğini yapacak surette, galip ve hakim olan." 17- El-Vehhâb "Karşılıksız hibeler veren, çok fazla ihsan eden." 18- Er-Rezzâk "Bütün mahlükatın rızkını veren ve ihtiyacını karşılayan." 19- El-Fettâh "Her türlü müşkülleri açan ve kolaylaştıran, darlıktan kurtaran. " 20- El-Alîm "Gizli açık, geçmiş, gelecek, her şeyi en ince detaylarına kadar bilen." 21- El-Kâbıd "Dilediğine darlık veren, sıkan, daraltan." 22- El-Bâsıt "Dilediğine bolluk veren, açan, genişleten." 23- El-Hâfıd "Dereceleri alçaltan" 24- Er-Râfi "Şeref verip yükselten." 25- El-Mu'ız "Dilediğini aziz eden, izzet veren." 26- El-Müzil "Dilediğini zillete düşüren." 27- Es-Semi "Her şeyi en iyi işiten." 28- El-Basîr "Gizli açık, her şeyi en iyi gören." 29- El-Hakem "Mutlak hakim, hakkı batıldan ayıran. Hikmetle hükmeden." 30- El-Adl "Mutlak adil, çok adaletli." 31- El-Latîf "Lütuf ve ihsan sahibi olan. Bütün incelikleri bilen." 32- El-Habîr "Olmuş olacak her şeyden haberdar." 33- El-Halîm "Cezada, acele etmeyen, yumuşak davranan." 34- El-Azîm "Büyüklükte benzeri yok. Pek yüce." 35- El-Gafûr "Affı, mağfireti bol." 36- Eş-Şekûr "Az amele, çok sevap veren." 37- El-Aliyy "Yüceler yücesi, çok yüce." 38- El-Kebîr "Büyüklükte benzeri yok, pek büyük." 39- El-Hafîz "Her şeyi koruyucu olan." 40- El-Mukît "Her yaratılmışın rızkını, gıdasını veren, tayin eden." 41- El-Hasîb "Kulların hesabını en iyi gören." 42- El-Celîl "Celal ve azamet sahibi olan." 43- El-Kerîm "Keremi, lütuf ve ihsanı bol, karşılıksız veren, çok ikram eden." 44- Er-Rakîb "Her varlığı, her işi her an görüp, gözeten, kontrolü altında tutan." 45- El-Mucîb "Duaları, istekleri kabul eden".Allahın 99 İsmi Ve Türkçe AnlamlarıEsmaÜl Hüsna 46- El-Vâsi "Rahmet, kudret ve ilmi ile her şeyi ihata eden'" 47- El-Hakîm "Her işi hikmetli, her şeyi hikmetle yaratan." 48- El-Vedûd "Kullarını en fazla seven, sevilmeye en layık olan." 49- El-Mecîd "Her türlü övgüye layık bulunan." 50- El-Bâis "Ölüleri dirilten." 51- Eş-Şehîd "Her zaman her yerde hazır ve nazır olan." 52- El-Hakk "Varlığı hiç değişmeden duran. Var olan, hakkı ortaya çıkaran." 53- El-Vekîl "Kendisine tevekkül edenlerin işlerini en iyi neticeye ulaştıran." 54- El-Kaviyy "Kudreti en üstün ve hiç azalmaz." 55- El-Metîn "Kuvvet ve kudret kaynağı, pek güçlü." 56- El-Veliyy "İnananların dostu, onları sevip yardım eden." 57- El-Hamîd "Her türlü hamd ve senaya layık olan." 58- El-Muhsî "Yarattığı ve yaratacağı bütün varlıkların sayısını bilen." 59- El-Mübdi "Maddesiz, örneksiz yaratan." 60- El-Muîd ''Yarattıklarını yok edip, sonra tekrar diriltecek olan." 61- El-Muhyî "İhya eden, dirilten, can veren." 62- El-Mümît "Her canlıya ölümü tattıran." 63- El-Hayy "Ezeli ve ebedi hayat sahibi." 64- El-Kayyûm 'Varlıkları diri tutan, zatı ile kaim olan." 65- El-Vâcid "Kendisinden hiçbir şey gizli kalmayan, istediğini, istediği vakit bulan." 66- El-Macîd "Kadri ve şanı büyük, keremi, ihsanı bol olan." 67- El-Vâhid "Zat, sıfat ve fiillerinde benzeri ve ortağı olmayan, tek olan." 68- Es-Samed "Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, herkesin muhtaç olduğu." 69- El-Kâdir "Dilediğini dilediği gibi yaratmaya muktedir olan." 70- El-Muktedir "Dilediği gibi tasarruf eden, her şeyi kolayca yaratan kudret sahibi."
Esmaül Hüsna, kelime anlamı olarak güzel ya da en güzel isimler manalarına gelir. Esma, "isim" kelimesinin çoğulu, hüsna ise "güzel" olarak sözlükte yer alır. Allah'ın isimleri ve anlamları birçok dinî kaynakta geçer. Bunların bir kısmı hadislerde geçerken bir kısmı da bizzat Kur'an-ı Kerim'de yer alır. Esmaül Hüsna anlamları türlü türlü olup pek çok kişi tarafından merak konusu. Eğer siz de ''Esmaül Hüsna Allah'ın 99 ismi nedir?'' sorusunun yanıtını merak ediyorsanız işte Allah'ın isimleri ve anlamları... [Görsel 1] Allah'ın 99 İsmi ve Anlamları Allah'ın Kur'an-ı Kerim'de ve hadislerde geçen 100'den fazla ismi var. O'nun güzelliğini ve faziletlerini ortaya çıkaran bu sıfatlar, Allah'ın 99 ismi olarak dilimize yerleşmiş durumda. Esmaül Hüsna olarak da bilinen bu isimler, Müslümanlar için merak konusu. Pek çok kişi yeni doğan evladına koymak için Esmaül Hüsna isimleri arıyor. İşte meraklıları için Esmaül Hüsna kısa anlamları ve en güzel Allah isimleri... Kur'an-ı Kerim'de Geçen Allah'ın İsimleri el-Kâdir, kuvveti her şeye yeten manasındaki Allah'ın sıfatlarındandır. es-Samed, Allah'ın kusursuzluğunu ortaya çıkaran ismidir. Noksansız anlamına gelir. eş-Şâkir, şükreden manasına gelir. el-Vehhâb, ihsan sahibi anlamına gelir. el-Vâhid, eşsiz ve benzersiz anlamına gelir. er-Rahîm, pek merhametli anlamlarında kullanılır. el-Velî, dost ve seven anlamlarına gelir. el-Halim; çabuk öfkelenmeyen, sakin ve acele hareket etmeyen manalarına gelir. el-Mevlâ sözlükte dost, arkadaş manalarına gelir. Hadislerde Geçen Allah'ın İsimleri el-Adl ismi, Yüce Allah'ın adil yönünü niteler. el-Bâki ismi, sonsuz manasına gelir. Baki, bugün Türkçede yaygın bir isim. es-Sâmi, her sözü duyan manalarına gelir. Şüphesiz Allah'ın gizli ve açık olan her şeyden haberi olur. Allah'ın bu sıfatı, yeni doğanlara isim olarak konulabilir. en-Nazif, işleri temiz olan manasına gelir. Allah'ın diğer isimleri Esmaül Hüsna'dan geriye kalan isimler şu şekilde devam ediyor; el-A’lâ En ulu el-A’lem Her şeyden haberdar olan el-Alî Kudreti pek, şerefli olan el-Âlim Bilen el-Alîm Her şeyi pek iyi bilen el-Âhir Varoluşu sonsuz olan el-Akrab Kullarına yakın olan el-Azîm Ulu el-AzîzKudretli el-Basîr Her şeyi gören el-Bâtın Gizli her şeyi bilen el-Berr Merhametli Câ’ılûn Yaradan el-Cebbâr Kullarına emirlerini yaptıran el-Ebkâ Nimetleri kalıcı olan el-Ehad Eşsiz Fâilûn Yaradan el-Fettâh Adil hükmeden el-Ğaffâr Affedici el-Ğafûr Bağışlayıcı el-Ğanî Zengin el-Habîr Her şeyi bilen el-Hâdi Cezalandırıcı el-Hâdî Yol gösterici el-Hafî İkram sahibi Hâfizûn Koruyan el-Hafîz Koruyup kollayan el-Hakîm Hikmetli el-Hâkim Hüküm veren el-Hakem Hükmeden el-Hakk Varoluşu hak olan el-Hâdî Hidayetli el-HallâkSürekli yaratan el-Hasîb Hesaba çeken Hâsibîn Kullarını sorgulayan el-Hayr Hayırlı el-İlâh Tanrı el-Kadîr Kuvvetli el-Kâfi Yardım eden el-Kahhâr Yenilmez el-Kâhir Güçlü el-Kâim Yöneten el-Karîb Kullarına yakın olan el-Kâşif Sıkıntıdan arındıran Kâtibûn Kullarının yaptıklarını yazan el-Kayyûm Koruyan el-Kebîr Yüce el-Kerîm Şerefli el-Kuddûs Eksiksiz el-Latîfİhsan sahibi Mâhidûn Faydalı yaratan el-Mâlik Varlıkların sahibi el-Mecîd İtibarlı el-Melik Yöneten el-Metîn Dayanıklı Mu’azzibîn Cezalandırıcı el-Mu’ızz Onurlu kılan el-Muhric Açıklığa kavuşturan el-Muhît Kuşatan el-Mukît Rızk veren el-Muktedir İstediğini yapan el-Musavvir Şekil veren Mûsi’ûn Göğü uzatan el-Mübîn Varlığı açık olan Mübrimûn Cezalandıran Mübtelî Gizleri açığa çıkaran el-Mücîb Sıkıntıları gideren el-Müheymin Koruyucu el-Mühlik Helak edici el-Mü’min Güvenilir el-Müneccî Beladan arındıran el-Münezzil Nimet gönderen Müntekımûn Cezalandırıcı en-Nesîr Kullarına yardımcı olan er-Rakîb Kullarından haberdar en-Nâsır Yardım eden er-Raûf Şefkatli er-Rezzâk Nimeti pek eş-Şehîd Her şeyden haberdar eş-Şefi Yardımcı eş-Şey Varolan eş-Şekûr Mükafatlandırıcı el-Vâris Her şeyin sahibi el-Vekîl Her şeyin yöneticisi Sâdıkûn Doğruluk sahibi Zâri’ûn Yetiştiren, büyüten Esmaül Hüsna Okumanın Yararları "Esmaül Hüsna ne demektir?" sorusunun yanıtını öğrendikten sonra bu isimlerin faydalarına göz atalım. Şüphesiz Allah'ın ismini zikretmek, kişinin hanesine sevap yazılmasına sebep olur. Esmaül Hüsna Arapça okunduğu gibi Türkçe de okunabilir. Dinimizde başına musibet gelen kişilere, ''Esmaül Hüsna oku.'' denir. Gerçekten de Esmaül Hüsna faziletleri, okuyanları huzura kavuşturur. Esmaül Hüsna'da Allah'ın bütün sıfat ve güzellikleri yer alır. Esmaül Hüsna mucizesi yaşayanlar, Allah'ın bu sıfatlarının ne kadar faydalı olduğunun farkına varır. Şüphesiz Allah, kendi ismini zikredenlerden dilediğini dualarına kavuşturur. Onun sevgisini ve takdirini kazanmak için onun sıfatlarını iyi öğrenmek gerekir. Ancak bu şekilde Allah'ın isimlerinin fazileti ortaya çıkar. Esmaül Hüsna okumanın bazı faydaları şunlar Duaların Kabulü İçin Esmaül Hüsna Esmaül Hüsna duası okuyarak dileklerinizi Yüce Allah'a iletebilirsiniz. Allah'ın sıfatlarından birisi olan el-Akrab, yardım etmesi için insanlara en yakın olan manasına gelir. Bu sebeple duaların kabulü için Allah'ın el-Akrab ismi kullanılabilir. Esmaül Hüsna dilek mucizesi yaşayan kişiler, bu sıfata sığınarak dualarının kabul olduğunu belirtirler. Kazadan Beladan Korunmak İçin Esmaül Hüsna Kazadan, beladan ve her türlü musibetten kurtulmak isteyen müminler; Allah'ın el-Münecci ismine sığınmalılar. Bu isim, sıkıntıdan kurtaran anlamına gelir. Allah'ın diğer bir sıfatı olan el-Kaim, ''koruyup gözeten'' manasına gelir. Yine koruyucu anlamlarına gelen el-Kayyûm ve el-Mukit isimleri kazadan ve beladan kurtulmak için kullanılabilir. Vesveseden kurtulmak için Esmaül Hüsna bu sıfatlar aracılığıyla kullanılır. Ev Almak İçin Okunacak Esmaül Hüsna Duası Allah yardımseverdir ve müminlere yardımcı olur. Müslüman, gerçekten ihtiyacı varsa ve gönülden dua ederse Allah'ın rızası üzerine olur. Kişinin ev ya da araba gibi maddi ihtiyaçları varsa bunun için Allah'a yakarabilir. Allah; Mâlikü'l Mülk'tür, yani bütün mülklerin sahibi O'dur. Dünyevi ihtiyaçlar için Allah'ın isimlerinden en-Nâsır kullanılabilir. Bu isim; yardım eden, yardımcı olan manasına gelir. Aynı zamanda alacağını almak için okunacak kuvvetli Esmaül Hüsna, en-Nesir sıfatıdır. Bu sıfat, sürekli ve çokça yardım eden anlamında kullanılır. Eşler Arası Muhabbet İçin Esmaül Hüsna Okuma Eşler, araları bozulduğunda ya da sohbetlerini artırmak istediklerinde Allah'a sığınmalılar. Allah, dilerse onlara sohbetini gönderir. Eşlerin arasını düzeltmek için Esmaül Hüsna arayanlar bu yola başvurmalı. Allah'ın sevgi ve sohbetine mazhar olabilmek için O'nun, el-Müste'an ismi anılabilir. Bu isim, kendisinden yardım istenen anlamında kullanılır. İşlerin Yolunda Gitmesi İçin Esmaül Hüsna Okuma Müslüman kişinin karşısına bazen engeller çıkar. Bu engellerden ya da birtakım çıkmazlardan kurtulabilmek için Allah'tan yardım istenmeli. Yüce Allah'ın sıfatlarından olan el-Ğani, zengin ve muhtaç olmayan manalarına gelir. O, dilediğine sonsuz zenginliğinden bahşeder. Zenginlik duası Esmaül Hüsna'da bu şekilde kullanılabilir. Müslümanlar, bunun yanında işe girmek için de Yüce Allah'a sığınırlar. Mesela işe girmek için Esmaül Hüsna duası arayanlar, Allah'ın el-Kâşif ismini anarak dua edebilir. el-Kaşif, dert ve sıkıntıları gideren manalarına gelir. Borç ödemek için Esmaül Hüsna ya da malın satılması için Esmaül Hüsna arayanlar da bu sıfata sığınabilirler. Zihin Açıklığı İçin Esmaül Hüsna Okuma Pek çok kişi kaybolan eşyayı bulmak için Esmaül Hüsna okuması yapar. Bir şey unutulduğunda ya da hafızanın güçlendirilmek istendiği vakitlerde Esmaül Hüsna okuması yapılabilir. Böyle zamanlar için Yüce Allah'ın sıfatlarından el-A'lem ve el-Alim kullanılması uygun olur. Bu sıfatlar, bilen, iyi bilen manalarına gelir. Aynı zamanda el-Habir ismi, Allah'ın her şeyden haberdar olma özelliğini belirtir. Sözünü Dinletmek İçin Esmaül Hüsna Okuma Allah, Kuran-ı Kerim'de er-Rakib ismiyle de geçer. Bu isim; insanların davranışlarından haberdar olan, bilen manasına gelir. Dolayısıyla birisine sözünü dinletmek isteyen kişi, Allah'ın bu sıfatıyla dua edebilir. Aynı zamanda Allah, es-Semi'dir. Bu sıfat, O'nun bütün sözleri ve konuşulanları duyduğunu belirtir. Çocuklar için Esmaül Hüsna okuyarak ebeveynlerinin sözlerini dinlemeleri için Allah'a dua edilebilir. Başarı İçin Esmaül Hüsna Okuma Bir işi başarmak isteyen Müslümanlar, öncelikle azimle çalışmalılar. Ondan sonra takdiri Allah'a bırakmak için dua edebilirler. Bu dua için en uygun isim, Allah'ın el-Aziz sıfatı olabilir. el-Aziz; üstün gelen, kuvvetli ve galip manalarına gelir. Şüphesiz Allah galiptir ve dilediği müminlere bu sıfatından bahşeder. Hastalıklardan Korunmak İçin Esmaül Hüsna Okuma Yüce Allah, Kur'an-ı Kerim'de es-Selâm olarak da geçer. Onun bu ismi; hastalıktan, ölümden ve benzeri musibetlerden salim olan kullarına selamet gönderen manasına gelir. Allah'ın bu ismini zikretmek, Müslümanlara şifa verir. Fiziksel hastalıklar dışında ruhsal sorunlar yaşayan Müslümanlar da olabilir. Psikolojik rahatsızlıklar için Esmaül Hüsna okunması tavsiye edilir. Ayrıca bunun gibi şifa gerektiren her durumda Allah'ın sıfatları anılabilir. Esmaül Hüsna sırları bu sıfatları anıp dua etmekle ortaya çıkar. Rüyada Esmaül Hüsna Okuma Ne Manaya Gelir? Rüya'da Allah'ın isimlerinden birisini okuduğunu görmek hayra yorulur. Bu kişi, Allah'ın sevgisine mazhar olmuş olabilir. Öyle ki Yüce Allah onun rüyalarına isminin faziletlerini göndermiş olabilir. Dolayısıyla ''Rüyada Esmaül Hüsna okumak tehlikeli mi?'' diye merak edenler içlerini rahatlatabilirler. Rüyada Esmaül Hüsna okuduğunu görenler kadar, işittiğini görenler de rüyalarını hayra yorabilir. Esmaül Hüsna İlahisi Esmaül Hüsna okumak kadar dinlemek de Müslümanları manevi huzura kavuşturur. Siz de Esmaül Hüsna Türkçe ya da Esmaül Hüsna Arapça ilahi versiyonunu dinleyebilirsiniz. Adetliyken Esmaül Hüsna Okunur Mu? Esmaül Hüsna okumak, zikir olarak kabul edilir. Dolayısıyla regl halinde Esmaül Hüsna zikri okumanın bir sakıncası olmaz. Adetli kişi, Kur'an-ı Kerim'de geçen ve geçmeyen Allah'ın isimlerini zikredebilir ve Esmaül Hüsna tesbihatı yapabilir. Esmaül Hüsna Ebced Değerleri Hesaplama Nasıl Yapılır? Ebced hesabına göre her Arapça harfin bir sayı değeri bulunur. Çeşitli kaynaklardan bulacağınız ebced tabloları ile bu sayı değerlerini öğrenebilirsiniz. Esmaül Hüsna tablo kullanılarak sayı değerlerine göre numaralandırılabilir. Siz de öğrenmek istediğiniz Esmaül Hüsna'yı Arapça yazarak ebced değerini hesaplayabilirsiniz.
esmaül hüsna yüce allah ın cc 99 ismi zikri indir